Kalkınma Bakanı Yılmaz, İş Adamlarına Seslendi

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, partisinin seçim bürosunun açılışını yapmak üzere geldiği Adıyaman?da Ticaret ve Sanayi Odası konferans salonunda iş adamları ve Sivil Toplum Kuruluşu Temsilcileri ile bir araya geldi.

Burada katılımcılara seslenen Yılmaz, her il için huzurun önemli olduğunu ama bu bölgede bu kelimenin çok daha öneminin olduğunu ifade etti.

Bölgenin 30 yıldan beri huzur olmadığı için yeterince gelişemediğine dikkat çeken Yılmaz, yaşanan çeşitli çatışmalar ve şiddet olayları nedeniyle ciddi bedellerin ödendiğini anlattı.

Bu bedelleri ikiye ayırdığını anlatan Yılmaz, ?Bir doğrudan bedeller var, bir de dolaylı bedeller var. Doğrudan dediğimiz insanların canını kaybetmesi, malına doğrudan zarar gelmesi. Dolaylı bedel ise ekonomide alternatif maliyet dediğimiz kavram. Huzur ortamı olmadığı için bubölgeye gelmeyen turistin kaybı. Huzur ortamı olmadığı için yaylasına çıkamayanın kaybı, huzur olmadığı için çalıştırılamayan madenler, huzur olmadığı için yapılamayan yatırımlar. Bütün bunların aslında maliyetidir. Bu dolaylı maliyetler doğrudan maliyetlerden de bazen çok fazla oluyor. Tam tersine huzur ortamı tesis edildiğinde de sadece doğrudan faydalar elde etmiyorsunuz, dolaylı faydalar elde ediyorsunuz. Bu bölgemiz inşallah çözüm süreci ile birlikte huzur, güven ortamının pekişmesi ile farklı bir noktaya doğru gidiyor. İnşallah o 30 yıl kısır döngüye girmiş ekonomi bu sefer bereketli bir döngüye girecek? diye konuştu.

Daha önce huzur ortamı olmadığı için ekonominin olumsuz etkilendiğini belirten Yılmaz, ekonominin olumsuz etkilendiği için huzur ortamına olumsuz yansımaları olduğunu dile getirdi.

Şu an tam tersine bereketli bir döngü oluştuğunu söyleyen Yılmaz, huzur ortamı arttıkça ekonominin canlandığını, istihdam imkanlarının genişlediğini ve istihdam oluşmasıyla huzur ortamına katkıda bulunulduğuna dikkat çekti.

Çözüm sürecinin sadece temel hak ve özgürlüklerle ilgili bir sorun olmadığını vurgulayan Yılmaz, şöyle devam etti:

?Sadece demokrasinin gelişmesiyle ilgili değil. Elbette bu tarafları var ama bunlardan ibaret değil. Çözüm süreci aynı zamanda bir refah sürecidir. Çözüm süreci aslında en büyük teşviktir. Huzur ortamının olmadığı bir yerde yatırım olmaz. Huzur ortamının olmadığı bir yerde üretim olmaz, ihracaat olmaz, istihdam olmaz. Bunu en iyi iş adamları bilir. Bizim bu huzur ortamını pekiştirmemiz gerçekten çok önemli. Bunu yaptığımız sürece, inanın diğer konular detay. Onlar hallolur?

Çözüm süreci, Gap Eylem Planı ve teşviklerin bir araya getirilmesiyle sonuç üretileceğine işaret eden Yılmaz, bunların birbirleri ile ilişkili sistemler olduğunu dile getirdi.

Teşvik sistemi 2012 yılında ilan ettiklerini anımsatan Yılmaz, şöyle konuştu:

?Teşivklerimizle ilgili yeni bir paket ilan ettik. Bu pakette teşvik oranları düşürüyordu, bunu 2015 yılının sonuna kadar uzattık. Şöyle bir farklılık oluşturduk. Daha çok teşvikler işletme döneminde istifade edilen araçlardı, şimdi yatırım bölümüne düşen kısmını oran olarak yükselttik. Bu önemli bir talepti. Artık yatırım yapıyorken bu teşviklerden önemli oranda istifade etme imkanı getirdik. Diğer taraftan kobilerimizin kredi garanti notunu yükselttik. bir milyar lira ek yaptık. İş başında eğitim teşviği getirdik?

Desteklerin teşvikten ibaret olmadığını aktaran Yılmaz, teşvik sisteminin devlet desteklerinin bir kısmını oluşturduğunu, bunun dışında da banka kredileri ve Kalkınma Ajanslarıyla destek verdiklerini sözlerine ekledi.