Barolardan Tepki Yağıyor!...

Barolardan Tepki Yağıyor!...
Kahveci, HSYK tarafından Erzurum Cumhuriyet Savcısı Osman Şanal ile birlikte 4 savcının özel yetkilerinin kaldırılmasını, anayasada belirtilen hukuk devleti ve yargı bağımsızlığı ilkesinin açıkça ihlal edilmesi olarak değerlendirdi.
 
Kahveci, Yargıtay ve Danıştay'ın HSYK'nın aldığı kararı doğru bulduğunu açıklaması, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Habur, Erzincan ve Erzurum adli yargı çevrelerince başlatılan tahkikatları incelemeye almasının da yargı adına kaygı verici gelişmeler olduğunu söyledi.
 
HSYK'nın görev ve yetkilerinin yasa ile belirtildiğini hatırlatan Kahveci, yürüttüğü soruşturma sebebiyle savcılarının yetkilerinin alınmasının HSYK'nın görevleri arasında yer almadığına dikkat çekti.
 
HSYK'nın kararının yargı bağımsızlığına doğrudan bir müdahale niteliğinde olduğunu vurgulayan Kahveci, "HSYK'nın bu işlemi ile yargı bağımsızlığı büyük bir darbe almıştır. Yargıya yapılan her türlü müdahale, gerek siyasi, gerek idari olsun hukuksuzdur. HSYK, yürütülen bir soruşturmayı denetleme yetkisine sahip değildir. Eğer böyle hukuksuz bir teamül oluşursa, Türkiye'de hiçbir savcı ve hakim görevini bağımsız ve özgür bir biçimde yürütemeyecek ve yargı bağımsızlığı tamamen ortadan kalkacaktır. Bu işlem ile diğer savcı ve hakimlere gözdağı verilmiş, ikinci bir Ferhat Sarıkaya vakası oluşturularak, hukuk devleti, hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığı ilkelerine karşı açıkça darbe yapılmıştır. Bu olaylar bir kez daha göstermiştir ki, HSYK kararlarına karşı yargı yolunun açılması için Anayasa değişikliği yapılması zorunludur." dedi.
 
Anayasa değişikliklerinin derhal gündeme alınması gerektiğini ifade eden Kahveci, "İdeolojik ve siyasi bir kurul haline gelen HSYK'nın yapısı değiştirilmeli, kararlarına karşı yargı yolu açılarak hukuki bir kurul haline getirilmelidir. Kahramanmaraş Barosu olarak, HSYK'nın bu kararını, hukuk devleti ve yargı bağımsızlığı açısından son derece yanlış ve kaygı verici buluyoruz. Bağımsız ve tarafsız yargıya açıktan müdahale ve baskı amacı taşıyan,yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü ilkesini ihlal eden bir işlem olarak değerlendiriyor, başta hukukçular olmak üzere herkesi hukuka uygun davranmaya davet ediyoruz.Bizim isteğimiz yasaların objektif olarak tarafsız olarak uygunluğu ve uygulamada da CMK olsun Türk Ceza Yasası olsun, yüksek yargı olsun bunları uygularken tarafsız olması gerektiği. Kendinin dünya görüşüyle hukuk işlemez. Bir yere varamayız o zaman. Yani Erzincan Başsavcısı'nın tutuklanmasını biz alkışlamıyoruz. Süreç olarak işlesin. Tutuklandı diye hemen oradaki 4 özel yetkili savcının görevlerinin değiştirilmesi yasaya uygun değil. Biz süreç işlesin diyoruz." açıklamasında bulundu.

İlk Yorumu Yap

Yorum Yap