Yaman,?Beklenti Aşılınca Dolar Faiz Yükseldi?
Enflasyonda
artış devam ettiğini, beklentilerin aştığını söyleyen Haksen Adıyaman Şube
Başkanı Mahmut Yaman, ?Enflasyonun Temmuz ayında beklentilerin üzerinde gelmesi
üzerine, verinin açıklanması öncesinde 2.13 lira sınırına kadar gerileyen dolar
2.1360'ı da aşarak yeniden 2.14 liraya doğru hareketlendi?dedi.
Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı?nın
da, enflasyonun düşüş hızını sınırlayan temel faktörün gıda fiyatlarındaki
yüksek seyir olduğunu söylediğini hatırlatan Haksen Adıyaman Şube Başkanı
Mahmut Yaman, ?Enflasyonun Temmuz ayında beklentilerin üzerinde gelmesi
üzerine, verinin açıklanması öncesinde 2.13 lira sınırına kadar gerileyen dolar
2.1360'ı da aşarak yeniden 2.14 liraya doğru hareketlendi? diye konuştu.
?Hızlı artışı giyim-ayakkabı frenledi?
Tüketici fiyatlarının, Temmuz ayında
beklentilerini aşarak yüzde 0.45 ve yurt içi üretici fiyatlarının da yüzde 0.73
yükseldiğini ifadeeden Haksen Adıyaman Şube Başkanı Mahmut Yaman, ?Piyasa
analistleri, Temmuz ayında yüzde 0.12-0.15 dolayında artış bekliyordu. Ekonomi
Bakanı Nihat Zeybekci ise, geçen ay yaptığı bir açıklamada enflasyonun düşüş
trendine girdiğini ve Temmuz'da eksi enflasyon görülebileceğini söylemişti. Merkez
Bankası Başkanı Erdem Başçı da, enflasyonun düşüş hızını sınırlayan temel
faktörün gıda fiyatlarındaki yüksek seyir olduğunu söylüyordu. Enflasyonun
Temmuz ayında beklentilerin üzerinde gelmesi üzerine, verinin açıklanması
öncesinde 2.13 lira sınırına kadar gerileyen dolar 2.1360'ı da aşarak yeniden
2.14 liraya doğru hareketlendi.Dolardaki yukarı yönlü herekete paralel olarak
bonoların piyasa faizleri de yükseldi. Enflasyon verisinin açıklanmasının
ardından, veri öncesi yüzde 9.18 olan 10 yıllık gösterge faiz yüzde 9.30'u
aştıktan sonra, yüzde 9.30 düzeyine çekildi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)
verilerine göre, Tüketici Fiyatlar Endeksi'nde (TÜFE) yıllık artış yüzde 9.32
düzeyine çıkarken, yedi aylık artış da yüzde 6.18'i buldu.Yurt İçi Üretici
Fiyat Endeksi'nde (Yİ-ÜFE) yıllık artış da yüzde 9.46 ve yedi aylık artış da
yüzde 5.89 düzeyinde gerçekleşti. Tüketici fiyatlarında, ana harcama grupları
itibariyle 2014 yılı Temmuz ayında endekste yer alan gruplardan yalnızca giyim
ve ayakkabı grubunda yüzde 3.28 düşüş gerçekleşti. Buna karşılık, aylık en
yüksek artış yüzde 2.97 ile eğlence ve kültür grubunda yaşandı. Ana harcama
grupları itibariyle 2014 yılı Temmuz ayında endekste yer alan gruplardan
alkollü içecekler ve tütünde yüzde 1.99, haberleşmede yüzde 1.90, lokanta ve
otellerde yüzde 1.05, ulaştırmada yüzde 0.71 artış gerçekleşti. Temmuz 2014?te
endekste kapsanan 432 maddeden; 62 maddenin ortalama fiyatlarında değişim
olmazken, 234 maddenin ortalama fiyatlarında artış, 136 maddenin ortalama
fiyatlarında ise düşüş gerçekleşti? şeklinde konuştu.
Başkan Mahmut Yaman,büyümeden
işsizliğe, dış ticaret açığından cari açığa kadar pek çok kilit noktada
ekonominin alarm verdiğini belirterek, ?İnsanlar yaşamını borçlanarak
sürdürüyor. 2.5 milyon insan, kredi kartı borcu yüzünden kara listeye girdi.
Yabancı yatırımcılar, Türk halkının üzerinden 170 milyar doları ülkelerine
götürdü. Gerçekçi bakarsanız tablo bu? dedi.
?Cari açık milli gelirin yüzde 8?ini bulmuş?
Türkiye?nin, cumhurbaşkanı seçimine
odaklandığı için ekonomik durumun arka plana itildiğini, borçla tüketen ve
borçla refah yaşayan ülkenin parasının bile sürekli değer kaybetmeye
başladığını belirten Mahmut Yaman, ?Ekonominin kilit göstergelerinden olan
büyüme, işsizlik, enflasyon, dış ticaret açığı, cari açık ve ödemeler
dengesinde tablonun parlak olmadığını söylemek, gerçekçi bir bakışı yansıtır.
Cari açık milli gelirin yüzde 8?ini bulmuş, dış ticaret açığı alarm veriyor,
gerçek işsiz sayısı 6 milyon. Son 12 yılda kamunun net borcu, 378 milyar lira
artarak 636 milyar liraya yükseldi. Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli
ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarı (açlık
sınırı) 1.177,31 lira, gıda harcaması
ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık
ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam
tutarı (yoksulluk sınırı) ise 3.834,90
liradır. Türkiye?de ortalama aile
büyüklüğü olan dört kişi için yapılan hesaplama sonucu bu tutarda iken, tek
kişi için bu ay hesaplanan yaşam maliyeti 1.400,72 lira oldu. Böylece, bekar
bir işçi için bu ay uygulanmaya başlanan net 891 liralık asgari ücret ile
aradaki fark 510 liraya yükseldi.
Çalışanların günlük yaşantılarını sürdürebilmesi için yaptıkları borçlanmanın
temelinde bu gelir-harcama tutarı arasındaki büyük dengesizlik bulunmaktadır. Dört kişilik bir ailenin ?gıda için? yapması gereken
asgari harcama tutarı bir önceki aya
göre yüzde 1,66 oranında artış gösterdi. Yılın ilk yedi ayı itibariyle artış
oranı yüzde 8,85 olarak gerçekleşti. Gıda enflasyonunda oniki ay itibariyle
artış oranı yüzde 16,35 oldu. Yıllık
ortalama artış oranı ise yüzde 12,22 olarak hesaplandı. Süt, yoğurt, peynir grubunda; süt fiyatındaki artışla
birlikte hemen tüm ürünler için
bekletilen zam yürürlüğe girdi. Bazı ürünlerde, zamlanmış ürün fiyatında indirim kampanyası dikkat çekti.
Et, tavuk, balık, sakatat, bakliyat ürünlerinin bulunduğu grupta; kıyma et
fiyatındaki artış aile bütçesine ek yük getirdi. Tavuk ve sakatat ile balık
(kültür balığı) fiyatı bu ay yine aynı kaldı. Ramazan ayı öncesi et fiyatındaki
artış aile bütçesini olumsuz etkiledi. Geçtiğimiz ay fiyatı artan yumurtanın
tanesi 7 kuruş ucuzlayarak 33 kuruşa geriledi. Bakliyat (nohut, mercimek, kuru fasulye,
barbunya vb) fiyatlarında bu ay yine değişiklik olmadı. Sebze-meyvedeki yaz
ucuzluğunun mutfak harcamasını rahatlatması bir yana yetersiz ürün miktarı
fiyatları yükseltti. Geçtiğimiz ay 2,78 liraya gerileyen ortalama sebze fiyatı
bu ay 3,07 lira olarak hesaplandı. Meyve fiyatında da benzeri fiyat artışı
görüldü ve geçen ay 3,67 lira olarak hesaplanan meyve ortalama kilogram fiyatı
bu ay 3,85 lira oldu. Dikkati çeken fiyat değişikliği ise limonda oldu ve
geçtiğimiz ay kilogramı 3-4 lira olan limon bu ay 6-7 liradan satıldı.
Hesaplama yapılırken -her zaman olduğu gibi- pazardaki mevsim ürünleri esas
alındı ve ürünlerin tek tek ağırlığı yerine genel meyve-sebze tüketimi miktarı
temel alınarak ortalama fiyat üzerinden yapılması gereken harcama tutarına
ulaşıldı. Temmuz 2014 itibariyle sebze-meyve ortalama kilogram fiyatı 3,44 lira olarak hesaplandı.
Bu tutar geçtiğimiz ay 3,17 liraydı. Ancak ailede tek
çalışan olduğunda, ailenin tek gelir kaynağı da ağırlıklı olarak ücret geliri
olmaktadır. Hanehalkının büyüklüğü arttıkça yapılması gereken zorunlu ihtiyaç
harcamaları da artmakta ve fakat ele geçen gelir düşük kalmaktadır? şeklinde
konuştu.
?Borcunu ödemeyen 2.5 milyon kişi kara listeye girdi"
Kişi başına düşen kamu borcunun 8 bin
269, dış borcun ise 5 bin 45 dolara çıktığını vurgulayan Mahmut Yaman,
insanların borç içerisinde yaşam mücadelesi verdiğini dile getirirken,halkın
kredi borcunun 127 kat arttığını kaydederek,?Kredi kartı borçları da 4.3
milyardan 77.7 milyara çıktı. Borcunu ödemeyen 2.5 milyon kişi kara listeye
girdi. Buna karşın son 12 yılda kredilere ödenen faizlerle yabancıların
doğrudan ve portföy yatırımlarından elde ederek, ülkelerine gönderdikleri karlar
ise 170 milyar doları geçti. Yani onlar kazandı, biz kaybettik. Çoğu zaman
haneye girmesi gereken gelir ile ele geçen gelir arasındaki fark arttıkça geçim
koşullarının yükü de artmaktadır. Bu durum, yoksulluğun boyutunu ortaya koyan önemli
bir gösterge olmaktadır.Çalışanların gelirleri ve emekli aylıkları yaşanan
fiyat artışları karşısında korumasız kalmaktadır. Milyonlarca çalışan ile
emeklisinin önemli bir bölümünün geliri halen açlık sınırının altındadır. Ücretli çalışanların gelirlerine örnek olması bakımından en
düşük devlet memuru maaşı 1.744 lira ve asgari ücret 891 liradır. Emeklilerin
aylık maaşları ise; Temmuz 2014 itibariyle, ek ödeme dahil olmak üzere en düşük
emekli aylığı işçide 1.047 lira, esnafta 813 lira ve memurda 1.281 liradır. İktisaden
dar ve sabit gelirli kesimlerin gelirleri arasındaki farklılık, enflasyona
endeksli ücret/maaş artışları nedeniyle zaman içinde daha adaletsiz duruma
gelmektedir. En düşük gelir düzeyini ?insana yakışır yeter ücret? olarak belirlemeden
genellikle enflasyon oranında yapılan artış, çoğu zaman var olan adaletsizliği
daha da artırmaktadır? ifadelerini kullandı.
İlk Yorumu Yap