Adıyaman Milletvekili Dr.M.Murtaza Yetiş?in

Yeni bir medeniyet çabamızda en çok da çocukların mutlu dünyasına yer ayırıyoruz. Çocukların mutlu olduğu bir dünya ancak yaşanabilir bir dünya olacaktır. Dünyadaki her çocuğun mutluluğu ise büyüklerin sarıldıkları ve elde etme hırsıyla çocuklara dar ettikleri dünyayı tekrar çocuk koduyla kodlayarak onlara teslim etmekten geçmektedir.

Çocukların anı yaşamaları ve saf farkındalıkları ideallerimiz haline gelmelidir. Tüm yaşam biçimimizi bu şekilde yeniden gözden geçirmeliyiz. Bu saflığı ve masumiyeti muhafaza edecek kelimeleri ve kavramları hayatımıza hâkim kılmak zorundayız. Kendi dünyamızın rekabetçi, ötekileştiren, hiyerarşik, faşizan, negatif kelime ve kavramlarını tekrardan gözden geçirmeliyiz. Evlerimizi, sokaklarımızı, kurumlarımızı, reklam panolarımızı, televizyon dizilerimizi, haberlerimizi bu idealin teminini sağlayan araçlar haline getirmek zorundayız. Eğer evlerimiz büyüklerin ego tatminini sağlayan eşya yığınlarıyla doldurulmuş mekânlar haline dönüştürülmüşse, çocuklar adam olacak çocuk ideali için birbirleriyle rakip oldukları sınavlara koşturuluyorsa, birilerinin ideolojik takıntıları için tankların önlerine sürülüyorlarsa, geçim derdi kavramıyla ağzına ilk lokmayı aldığında karşılaşıyorlarsa, kendisine ucuz işgücü gözüyle bakılıyorsa yabancılaştırmak, ötekileştirme ve düşmanlaştırmayla insanlığın mutlu olma hakki gasp ediliyor demektir. Binaların yüksek oluşu, teknolojik ilerleyişimiz finansal iyileşmelerimiz birer yanılsama olarak kalacaktır. Bunlar mutsuzluğumuzu, masumiyetimizin yitisini ve hayata yabancılaşmamızı gizleyemeyecektir. 18. ve 19. yüzyıldaki savaşlarla 20 yüzyılın başındaki savaşlarda kayıpların ancak yarısı çoğunluğu çocuk olmak üzere sivillerden oluşmaktaydı. Oysa bu yüzyılda bu oran gittikçe artmaktadır. 2. Dünya savaşında sivil ölümler toplam ölümlerin üçte ikisini oluştururken 1980?lerin sonunda sivil kayıpların toplam kayıplara oranı neredeyse %90?na çıkmıştır.

Savaşta ölümler ve çekilen sıkıntılardan en çok en duyarlı grup olan 5 yaş altı çocukları etkilemektedir. Geçtiğimiz son 10 yılda, 2 milyondan fazla çocuk savaş bölgesinde ölmüştür. Dünyada yaklaşık 250 bin çocuk asker bulunmaktadır ve bunların çoğu 15 yaşın altındadır. Küçük olmaları, göze çarpmamaları, feda edilebilir, kolaylıkla telkin edilebilir olmaları ve ekstrem terörize eylemlerde kullanılabilir olmaları nedeniyle savaştırılmaktadırlar. Bazı çocuklar aileleri tarafından silahlı gruplara satılırken bazıları da kaçırılmaktadır.

Dünya üzerinde 143-210 milyon civarı yetim çocuğun olduğu UNICEF rakamları olarak verilmektedir. Bu rakamlar içinde UNICEF tarafından tespit edilemeyen 52 ülke dahil değildir; ki Çin bu ülkelerden biridir. Yani aslında rakam çok daha fazladır. 2015 yılında yetim çocukların sayısının 400 milyona ulaşacağı ifade edilmektedir.

Ülkemizde ise çocuklara yönelik son yıllarda umut verici gelişmeler olmaktadır.Hem eğitim hem de sağlık alanında önceki yıllara oranla çocuklarımız için meydana gelen bu iyileşmelerin devam etmesi, hayırlı bir nesil ve özlenen medeniyetimizin ayağa kalkmasına vesile olacaktır.Çocukların daima mutlu olabildikleri bir dünya dileyerek çocuk hakları gününü kutluyorum.