Pes Doğrusu...Halk Şikayetçi Sayın Müftü Bey!..
Merkezi ezan sistemine geçmezden önce minaresinden ezan sesi gelmeyen cami imam veya müezzininin görevine gelmediği her camide fark edilebiliyordu. Ama şimdi merkezi ezanın okunduğu 8 dolayındaki caminin dışında pek fark edilmiyor. Gelen de bir, gelmeyen de bir... Göreve gelenlerle gelmeyenleri bir tutanlar, İslâmiyetin bilenlerle bilmeyenleri dahi bir tutmadığını unutmuş olmalılar her halde...
Cami görevlisi olmanın yanında otomobil, altın-döviz veya emlak alım-satımı, yapı kooperatifi yöneticiliği, çay ocağı işletmeciliği, mevlüt okuma ve düğün ilahi grubu oluşturma gibi ek gelir getirici işlere girişenlerde artış yaşanıyor. Nasıl olsa gelmeyen veya gelemeyen görevlinin imam veya yardımcılığını cemaatten biri hemen üstleniyor ve yokluğu hissettirilmiyor/hissedilmiyor. Tabii ki sevabına... Peki asıl görevli veya cemaatten duyarlı olanlar bundan müftülüğü bilgilendiriyor mu? Veya müftülükçe aylık puantaj tutuluyor mu? Müftülükçe; kaç görevlinin bu "istisna"yı adeta "alışkanlık" haline getirdiği biliniyor veya Hocaömer Camisi imamı benzeri kaç imam ödüllendiriliyor?
Kamu görevlilerinin ikinci iş yapmasına karşı değilim. Bu nedenle cami görevlisi olmanın dışında ikinci iş yapanları çalışkanlığından, üretkenliğinden dolayı takdir de ediyorum. Ancak!... Asıl işlerini suistimal veya ihmal etmemek, az görülse de aldıkları tam maaşa karşılık tam hizmet yapıp haram ettirmemek kaydıyla tabii... Çünkü tam çalışıp ter dökmeden tam aylık almanın veyahut ödeme yapmanın; idari yönden suç olmanın dışında İslami yönden haram ve günah olduğunu Hacc’da ve Cuma hutbelerinde bizzat kendileri bize öğretiyor!...
Cami görevlilerinin isim ve telefonu ile müftülük telefonlarının cami girişinde asılması uygulamasına Manisa'da rastlamıştım... Demek ki, cami ve görevlilerinin asıl denetleyicilerinin cemaat olduğuna dair müftülük açıklamasının gereğinin yapılmasına, Adıyaman'dan önce(!) Manisa da başlanmış... Peki ya Adıyaman? Yoksa bunun için de mi Diyanet İşleri Başkanlığının emri bekleniyor?
Cami görevlilerinden biri "konuk" sayıp sahiplendiği cemaatine temiz ortam sağlayabilmek için fedakârlık yaparak kirlenmiş halısını bile kendi eliyle yıkıyor, diğeri ise namazdan önce camiyi havalandırmak veya namaz kıldırmak zahmetinde(!) bile bulunmaktan kaçınıyor?
İmam, yalnız maaş bordosundaki unvanı veya cami içindeki davranışlarıyla değil, cami dışındaki tutum ve davranışlarıyla da "İmam" olmak zorundadır. Aksi halde İslam'a da zarar verir... Görevine gelmeye zahmet etmeyen bir din görevlisi; dine ısınmaya mı, yoksa maazallah soğumaya mı sebebiyet verir?
Tabii ki eleştirimiz cami görevlilerinin bazılarına... İyilerini tenzih ederiz. "Bazı"larını tespit etmek ise bizim değil Adıyaman Valiliği ve İl Müftülüğünün görevi...
Yeter ki istensin?...
Mustafa Işıldak
0532-422 95 28
İlk Yorumu Yap