İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası

İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası

Bu etkinliklerle tüm işçi ve işverenlerimizin “İş Sağlığı ve Güvenliği Kültürü” edinmelerini, işyerlerinde bu kültürü uygulamaya dönüştürmelerini sağlamaya çalışıyoruz.

Günümüzde teknoloji, sanayileşmeyi hızlandırmakta, bununla birlikte oluşan artı değer, toplumların refah düzeyini yükseltmektedir. Ancak bu gelişme ile birlikte, teknoloji, çevreyi ve çevreyle birlikte çalışanların da sağlık ve güvenliklerini tehdit etmektedir. Gelişmiş ülkeler yasal önlemlerle, toplumsal eğitim ve bilinçlendirme ile sorunun çözümü yönünde çaba sarf etmekte ve önemli yol almış bulunmaktadırlar. Bizim gibi sanayileşmesini tamamlayamamış ve denetim sistemlerinin iyi gelişmediği ülkelerde bu tür girişimler ne yazık ki istenilen düzeyde bulunmamaktadır. İş sağlığı ve güvenliğine ilişkin gerekli düzenleme ve yatırımların yapılmamasından dolayı iş kazaları, meslek hastalıkları gibi insan ve toplum yaşamını ilgilendiren birçok olumsuz sonuçlar meydana gelmektedir.

Üretim sürecine giren her yeni madde, her yeni makine, araç ve gereç, insan sağlığı, işyeri güvenliği, çevre sağlığı ve çevre güvenliği için tehdit oluşturmakta ve bir bakıma yükselen refahın faturası, insanlığa iş kazaları, meslek hastalıkları ve çevre kirlenmesi olarak kesilmektedir. Sağlıklı çalışma ortamı ve çevresi, iş barışının, hızlı ve sağlıklı kalkınmanın da ön şartıdır. İş kazaları ve meslek hastalıkları, sonuçları itibariyle insan hayatını ve sağlığını tehdit etmesinin yanında, işletmeler için de önemli bir maliyet unsuru olarak işyerinde verimliliği ve kârlılığı da doğrudan etkilemektedir.

İş kazalarının çekilen acı ve sıkıntıları yanı sıra işçi, işveren, işletme ve ülke ekonomisine büyük maliyetleri vardır. Ülkemizde iş kazaları önemli bir sorun olarak gündemdeki yerini korumakta olup, her yıl binlerce iş kazası oluşmakta ve bunun sonucunda birçok ölüm ve yaralanma ile büyük maddi kayıplar meydana gelmektedir İstatistikler gösteriyor ki, her yıl ortalama 70 bin civarında iş kazasında 800 civarında insanımız yaşamını yitiriyor, 1500 civarında insanımız sürekli işgöremez duruma düşüyor, 400 civarında insanımız da meslek hastalığına yakalanıyor. Söz konusu iş kazaları sonucu toplam 2 milyon gün civarında geçici iş görmezlik oluşuyor ve çalışanlar 100 binden fazla günü hastanede geçiriyorlar.

Dünyada olduğu gibi ülkemizde de iş kazaları ve meslek hastalıkları, önemli bir sorun. Sanayileşmenin gelişimi ve iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin gerekli düzenleme ve yatırımların yapılmaması, bu sonuçları doğurmaktadır.

Çalışılan ortamın ve üretim süreçlerinin yetersiz ve olumsuz koşulları, çalışanların en temel hakkı olan sağlıklı yaşama ve çalışma hakkını tehdit etmektedir. Bu nedenle İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda gerekli önlemlerin alınması bir zorunluluk olmaktadır. İş kazalarının ve meslek hastalıklarının ortadan kaldırılması, bilimsel ve teknolojik gelişmelerin sağladığı olanakların bu alana yönelik olarak geliştirilmesi, bilimsel araştırmaya dayalı riskin doğru tanımlanması, planlı çalışma ve üretim sürecindeki gelişmelerin bilimsel yöntemlerle incelenmesi ve nihayet güvenlik önlemlerinin arttırılmasıyla sağlanabilir.

Ayrıca;

Her türlü elektrik işinde çalışmayı yapacak olan elemanın teknik eleman olması ve yetki belgesi ile donatılmış olması iş kazalarını azaltacaktır.

Ülkemizde 4–10 Mayıs tarihlerinde, İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası olarak kutlanan bu günlerde, kazasız, sağlıklı ve güvenli bir yaşamı hep beraber paylaşmak dileği ile her güzel şeyin insan için olması gerektiğini bir kez daha kamuoyuna hatırlatmayı görev biliyoruz.

 

                                                               H.Mehmet YAŞAR

                                                   GÖKSU EDAŞ Adıyaman İl Müdürü

 

İlk Yorumu Yap

Yorum Yap