Hayriye Ersoy´dan Eğitime Destek Çağrısı!

Hayriye Ersoy´dan Eğitime Destek Çağrısı!


TOBB Kadın Kurulu Kurucu Başkanı ve Anadolu İş Kadınları Derneği Kurucu Başkanı Hayriye Ersoy, Adıyaman’da bulunan işadamlarının ve STK başkanlarının öğrencilere destek olmalarını istedi.

 

İşadamlarına ve maddi durumları iyi olanların öğrencilere burs vermeleri konusunda çağrıda bulunan TOBB Kadın Kurulu Kurucu Başkanı ve Anadolu İş Kadınları Derneği Kurucu Başkanı Hayriye Ersoy, “Adıyaman’ın bunca zengini varken, öğrenciler için İstanbul’daki zenginlere gitmemizin bir mantığı yok” dedi.

 

Bu işin bir vicdani sorumluluk meselesi olduğunun altını bir kez daha çizen Hayriye Ersoy, çok sayıda öğrencinin burs konusunda kendilerinden de destek talepleri olduğunu, bu konun eğitim hayatına devam etmek isteyen öğrenciler için ne kadar önemli olduğunu yakından bildiklerini ayrıca burs vermek isteyenlerle ihtiyaç sahibi öğrenciler arasında aracı olmaya hazır olduklarını belirtti.

 

“Memleketimiz adına üniversite öğrencileri için yardım istemeye devam edeceğim”

 

Eğitime katkı sağlamanın hem geleceğimize güven vermek, hem de sorumluluğumuzu paylaşmak olduğunu ifade eden Ersoy şunları söyledi; “Hepimiz bir bursun öğrenciler için ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. İş adamlarımızı, STK başkanlarımızı burs vererek eğitime katkı sağlamaya, Adıyaman’ın okuyan gençlerine sahip çıkmaya ve destek olmaya davet ediyorum. Yaklaşık 15 yıldır İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Tanıl Küçük, her yıl 5 ila 10 Adıyamanlı üniversite öğrencilerine burs veriyor. Bu bölgeyi yürekten seven İSO Başkanı Tanıl Küçük, Adıyamanlı fakir ailelerin çocuklarını fark edip, olabildiğince yardım ediyor. Öte yandan Küçük, geçmiş yıllarda da birçok Adıyamanlı çocuğa kırtasiye ve ayakkabı yardımı yapmıştı. Her siyasi, sanayici, STK başkanı geride kalanları çokta göremez, onların mağduriyetini, sıkıntısını çokta fark edemez. Haliyle, “Tok acın halinden anlamaz”. Ancak Adıyamanlı olup hiç okuyamayacak olan, annesi veya babası olmayan, mağdur olan ailelerin çocuklarına burs imkanı sağlamaya çalışıyorum. Bu öğrencilerin çoğu tıp, eczacılık, mühendislik, öğretmenlik bölümlerini kazandıkları gibi okuyamayacak durumda olağan öğrencilerdir. Bu anlamda bir köprü görevini üstlenmemiz gerekiyor. Sanayici, sanat ve siyaset dünyasından ulaşabildiğimiz kişilere başvurarak öğrencilerimiz için elimizden geleni yapmamız gerekiyor. Memleketimiz adına üniversite öğrencileri için yardım istemeye devam edeceğim. Allah kimi insana maddi durumu iyi olmayan öğrencilere yardım etmeyi nasip ediyor. Kimi insanlara ise nasip etmiyor. Geçmişte sayısız burs imkanı sağladığımız öğrencilerimiz vardı. Bu öğrencilere, “Üniversite hayatınızdan sonra iş sahibi olunca bir öğrenciyi okutun” diyorduk. Fakat bu projemiz bir türlü hayata geçmedi. Aslında bu projemiz hayata geçmiş olsaydı, bugün birçok üniversite öğrencisi maddi sıkıntı yaşamayacaktı.”

 

“İmkanı olanlar, bu hayırlı işten kaçmasınlar”

 

“Adıyaman’ın bunca zengini varken, öğrenciler için İstanbul’daki zenginlere gitmemizin bir mantığı yok” diyerek işadamlarına ve STK başkanlarına seslenen Hayriye Ersoy, “Ne yazık ki, çoğu burs sağladığımız öğrenciler, iş imkanına kavuştuktan sonra arkalarına geri bakmıyorlar. Bir vatandaş olarak benim çok fazla yaptırım gücüm yok. Bir siyasi veya sivil toplum örgütü başkanı değilim. Ancak gittiğim her kapıdan hiç boş dönmeye çalışıyorum. İmkanı olan iş adamları ve siyasetçiler üniversite de okuyan öğrencilere katkı sağlayabilseler, ne kadar hayırlı bir işe imza atmış olurlar” şeklinde konuştu.

 

“Başarıyı elde etmek için herkes elini taşın altına koymalı”

 

Türkiye’nin 4 tarafında çok sayıda siyasiyle, sanatçıyla ve işadamıyla bağlantı içerisinde olduğunu belirten Ersoy, “Bu kişilerle sürekli diyalog içerisindeyim. Zaman zaman il dışında gerçekleşen programlara kalıyorum. Birkaç gün önce İstanbul’dan bir davet almıştım. İşadamı Zeynel Abidin Erdem’in eşinin dışında Güral ailesi ile birlikte bir programa katıldım. Bu programların sonrasında Afyonkarahisar, Kütahya ve Uşak bölgesine hizmet

 

vermesi amacıyla inşa edilen Zafer Havaalanın açılışına katıldık. Başbakan Erdoğan’ın eşi, kızı bu programa katılmışlardı. Kendileriyle birlikte çok yakın sohbet etme fırsatım oldu. Başbakan Erdoğan’a programa Adıyaman’dan katıldığımı ifade ederek, “Eşimin adı Zafer olduğu için Adıyaman’dan Zafer Havaalanın açılışa katıldım” diyerek espiri yaptım. Başbakan Erdoğan, ise bu sözüme tebessümle karşılık verdi. Emine Erdoğan’la sohbet ettikten sonra Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’a, “Adıyaman’da uçak biletlerinin fiyatları neden yüksek? Şark hizmetinde olan insanlara ayrıcalık tanımanız gerekiyor. Uçak bilet fiyatları bu kadar yüksek olmamalı” dedim. Yıldırım ise, “Bu durum gelip geçici bir durum. En kısa sürede bu durumu ele alarak, çözüm bulma yoluna gideceğiz” dedi. Bulunduğum ortamlarda Adıyaman’ın bir sıkıntılarını dile getirmeye çalışıyorum. Kentim adına bu sorunları etkililere ulaştırabiliyorsam. Siyasilerin ve STK başkanlarının ise yetkililere daha kolay şekilde ulaşma imkanları var. Bu kişiler neden ilimizin sorunlarını dile getirmiyorlar ve ürkek davranıyorlar. Biraz daha cesaretli olmak gerekiyor. Adıyaman’da birçok değerlerimiz varken, neden elimizdeki imkanları değerlendirmiyoruz? Barajımız ve devasal tesisler varken, neden hep gerideyiz. Bu konularda başarıyı elde etmek için herkes elini taşın altına koymalıdır.”

İlk Yorumu Yap

Yorum Yap