Sıddık Şahin, Güçlü Alternatiflerimiz Var
?Her Alanda Eşitsizliği, Adaletsizliği Körükleyen
Kapitalist Sistemdir? 1972 yılından beri 5 Haziran?ın, Dünya Çevre Günü olarak
kutlandığını söyleyen Ziraat Mühendisi Sıddık Şahin, ?Bu yıkıcı politikalara
karşı elimizde güçlü alternatiflerimiz var? dedi.
Yeşil ekonomi
politikalarıyla yıkıcı büyüme anlayışını reddet edilmesi gerektiğini,
sürdürülebilirliğe dayalı bir ekonomik sisteminin, aşırı tüketime karşı enerji
tasarrufunun, enerjiyi az ve verimli kullanmayı, yenilenebilir enerji kaynaklarının,
rüzgara ve güneşe dayalı enerji politikalarının savunmak gerektiğini savunan
Ziraat Mühendisi Sıddık Şahin, ?GDO?suz, kimyasal zehirlerin kullanıldığı,
küçük çiftçilerin desteklendiği, doğanın korunduğu, ekolojik tarım politikalarının
gıda sorunun tek çözümü olduğuna herkesi ikna etmeliyiz? diye konuştu.
?Bu yıkıcı politikalara karşı
elimizde güçlü alternatiflerimiz var?
?5 Haziran?ın
Dünya Çevre Günü olarak kutlanmasına sebep olan 1972 Stockholm İnsan ve çevre
Konferansı?nın, ilk Birleşmiş Milletler çevre zirvesinin 42. yılıdır? diyerek
sözlerine başlayan Ziraat Mühendisi Sıddık Şahin, şöyle dedi; ?Dünya 42 yıldır
çevre gününü kutluyor. O tarihten bu yana insanlığın üzerinde yaşadığı
gezegene, kendi hırsları ve açgözlülüğü nedeniyle ödettiği bedel giderek
büyüyor. Küresel ısınma, kuraklık, iklim felaketleri, ormansızlaşma, canlı
türlerinin ve biyoçeşitliliğin ortadan kalkması nedeniyle, önümüzdeki yıllarda
yaşanabilir bir dünyanın kalmayacağını bilim insanları tarafından net bir
şekilde belirtiliyor. Ancak insanlığın ve tüm diğer canlıların kaderini elinde
tutan iktidarlar, kısa dönemli tartışmaların, polemiklerin ve günlük hesapların
peşinde sürükleniyor, kişisel çıkarların ve tükenmez makam heveslerinin sözcülüğünü
yapıyorlar. İnsanı doğadan koparan, iklimi değiştiren ve ekolojik krizi
derinleştiren şey, büyüme saplantısıyla gözü dönmüş, kardan başka bir hedef
gözetmeyen ve her alanda eşitsizliği, adaletsizliği körükleyen kapitalist
sistemdir. Bugün bizler ekolojik krizden cinsiyet eşitsizliğine, yoksulluktan
savaşlara kadar tüketime dayalı endüstriyel kapitalizmin derinleştirdiği tüm
kötülükleri ortadan kaldırmak için mücadele ediyor, ?çevre meselesi? diye
küçümsenen ve siyasetin ilgi alanından çıkarılmaya çalışılan bu sorunların
aslında bir sistem sorunu olduğunu ve ancak siyasi mücadeleyle çözülebileceğini
vurguluyoruz. Bu yıkıcı politikalara karşı elimizde güçlü alternatiflerimiz
var. İnsanın doğayla bağını yeniden kurmayı amaçlayan yeşil politikaları
geliştirerek, dünyayı değiştirmeye bugünden başlayabiliriz. Bu politikalar doğrudan
demokrasiyi, şiddet karşıtlığını, kadınların özgürleşme mücadelesini ve sosyal
hakların geri kazandırılmasını da içinde taşıyor. İnsanları ve doğayı tahrip
eden savaşa karşı müzakerenin ve diyalogun önünü açmalıyız. Yeşil ekonomi
politikalarıyla yıkıcı büyüme anlayışını reddetmeli, sürdürülebilirliğe dayalı
bir ekonomik sistemi, aşırı tüketime karşı enerji tasarrufunu, enerjiyi az ve
verimli kullanmayı, yenilenebilir enerji kaynaklarını, rüzgara ve güneşe dayalı
enerji politikalarını savunmalıyız. GDO?suz, kimyasal zehirlerin kullanıldığı,
küçük çiftçilerin desteklendiği, doğanın korunduğu, ekolojik tarım
politikalarının gıda sorunun tek çözümü olduğuna herkesi ikna etmeliyiz. Ulaşım
politikalarında toplu taşımaya, bisiklete ve yaya yollarına ağırlık vermeli,
tüketim kültürünün en büyük körükleyicisi olan otomobil bağımlılığını alt
etmeliyiz. Günümüzde bütün dünyaya yayılan büyük kriz, üçlü bir krizdir.
Ekolojik, ekonomik ve sosyal krizin bir olduğu bu dönemde, kapitalist sistem
bugüne dek içine düştüğü en derin krizi yaşıyor. Bugün yaşadığımız
adaletsizlikleri aşmak ve gelecek kuşaklara yaşanabilir bir dünya bırakmak için
yeşil ekonomi politikalarını uygulamanın, bu politikalarla işsizliğe ve
yoksulluğa karşı da kesin çözümler geliştirmenin mümkün olduğunu unutmamalıyız.
Bugün ?5 Haziran Dünya Çevre Günü? yani eşit, adil, özgür, barışçı ve yeşil bir
geleceğin ilk günüdür. Adıyaman bugün bu politikaların somut örneklerini yerel
yönetimlerde uygulanarak, topluma umut vermek ve yeni bir seçenek yaratmak için
imkanlara sahiptir. Çevre insanlığın ortak geleceğidir.?
İlk Yorumu Yap