Yrd. Doç. Dr. İlyas ÖNER Önerilerde Bulundu
Adıyaman Üniversitesi
Eğitim ve Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Yrd. Doç.Dr. İlyas ÖNER,
aşırı sıcaklarda alınması gereken önlemler hakkında uyarılarda bulundu. Önemli
önerilerde bulunan Öner, vatandaşlara sık, sık su tüketmelerini tavsiye etti.
Yrd.Doç.Dr.İlyas ÖNER,
Aşırı sıcaklar çeşitli sağlık problemlerini de beraberinde getirmektedir.
Sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak vücut ısısı artmakta ve metabolizma bu
yeni duruma uyum sağlamaya çalışmaktadır. Normalde terleme ile vücut ısısı
dengede tutulmaya çalışılır. Ancak aşırı sıcaklarda sadece terleyerek vücut
ısısı dengede tutulamaz. Yaşlılar, bebekler ve kronik hastalığı olanlarda
terleme mekanizması ile vücut ısısının dengede tutulması her zaman mümkün olmayabilir.
Yine ortamdaki nem oranı yüksekse terleme suretiyle vücut ısısı yeterli düzeyde
düşmeyebilir. Ayrıca şişmanlık, herhangi bir hastalığa bağlı yüksek ateş, aşırı
sıvı kaybı (dehidratasyon), kalp hastalığı, ruh ve sinir hastalığı, alkol ve
uyuşturucu madde kullanımı ile tedavi amaçlı bazı ilaçların (tansiyon
düşürücüler, idrar söktürücüler vb.) kullanımı da sıcak havalarda terlemeyi
etkileyen diğer faktörlerdendir. Bu gibi durumlarda yükselen vücut ısısı beyin
ve diğer hayati organlarda hasara yol açabilir.
AŞIRI SICAKLARDAN EN
ÇOK ETKİLENEN GRUPLAR:
Yalnız yaşayan 65 yaş
ve üzerindeki yaşlılar,
Dört yaşından küçük
çocuklar,
Bakıma ihtiyacı
olanlar,
Hamileler,
Açık alanda çalışanlar,
Aşırı kilolular,
Kronik hastalığı
(şeker hastalığı, kalp-damar hastalıkları, beyin-damar hastalıkları, psikolojik
hastalıklar, kronik solunum sistemi hastalıkları, karaciğer hastalıkları,
böbrek hastalıkları) olanlar
Sürekli ilaç
(özellikle tansiyon düşürücü, idrar söktürücü, depresyon ve uyku ilaçları)
kullanan kişiler,
Sokak çocukları ve
evsizlerdir.
Özellikle kronik
hastalığı bulunan ve yalnız yaşayan yaşlılar en çok risk taşıyan gruptur.
KORUNMAK İÇİN NELER
YAPABİLİRİZ ?
A. Genel Korunma
Günün en sıcak
saatlerinde (10.00-16.00) mecbur kalınmadıkça dışarı çıkılmamalıdır.
Dışarıda çalışması gerekenler mümkün oldukça güneş altında korunmasız kalmamaya, aşırı hareketlerden kaçınmaya, sık sık tuz içeren sulu gıdalar almaya dikkat etmelidirler. Dışarıda bulunulduğunda açık renkli, hafif, bol ve sıkı dokunmuş kumaşlardan yapılan giysiler tercih edilmeli; geniş kenarlı ve hava delikleri olan şapka giyilmeli ve güneşin zararlı ışınlarından koruyan güneş gözlüğü kullanılmalıdır.
Güneş ışınlarının dik
geldiği saatlerde (10.00-16.00) denize girilmemeli ve güneşlenilmemelidir. Bu
saatlerin dışında denize girmek isteyenler güneşten koruyucu krem(en az 15
koruma faktörlü) kullanmalı, şapka ve gözlük gibi gerekli koruyucu önlemleri
almalı ve uzun süre kesintisiz güneşlenmemelidir.
Yoğun fiziksel
aktivite ve spor yapmak için sabah ve akşam saatleri tercih edilmeli, her bir
saatlik spor için en az 2-4 bardak sıvıalınmalıdır. Ağır fizik aktivitelerden
kaçınılmalıdır.
Risk altındaki
yetişkinler ve yaşlılar, günde en az iki kez güneş veya sıcak çarpması yönünden
izlenmelidir. Bebekler ise bu açıdan daha sık izlenmelidir.
Bebek, çocuk,
engelliler ve hayvanlar kapalı ve park etmiş araçlarda kesinlikle
bırakılmamalıdır. Araçların iç ısıları, klima olsa dahi park edildikten çok
kısa süre sonra yükselmektedir. Araç terk edilirken herkesin dışarı çıktığından
emin olunmalıdır.
Kapalı alanlar iyi
havalandırılmalıdır.
Güneş gören
pencereler perde vb. güneşliklerle gölgelendirilmelidir.
Vücut ısısının
yükselmemesi için sık sık duş alınmalı; bunun mümkün olmadığı durumlarda
ayaklar, eller, yüz ve ense soğuk suyla ıslatılmalı veya silinmelidir.
B. Beslenme ve Sıvı
Alımı
Susuzluk hissi olmasa bile her gün en az 2-2,5 litre (12-14 su bardağı) sıvı tüketilmelidir.
Kahvaltıda az yağlı
peynirler, zeytin ve taze sebzeler bulunmalı, kafein içeren içecekler yerine de
süt, meyve suyu, ıhlamur ve kuşburnu gibi bitki çayları tercih edilmelidir.
Yağlı besinlerin ve
yağda kızartmaların tüketiminden kaçınılmalı; yemeklerde bitkisel sıvı yağlar
kullanılmalıdır. Yemekleri pişirirken kızartma ve kavurma yerinehaşlama,
ızgara, kendi suyunda veya az suda pişirme gibi sağlıklı pişirme yöntemleri
uygulanmalıdır.
Vücut direncini
artırmak ve vücudun yeterli miktarda vitamin ve mineral almasını sağlamak için
bol miktarda sebze ve meyve tüketilmelidir.
Terleme ile artan
sıvı ve mineral kaybının önlenmesi için her zamankinden daha fazla miktarlarda
sıvı alınmalıdır.
Sıvı alımında su içmek esas olmakla beraber, su dışı sıvı alımında kahve, çay ve gazlı içecekler yerine süt, ayran ve meyve suyu gibi içecekler tercih edilmelidir. Eğer doktor tarafından sıvı alımı kısıtlanmış veya idrar söktürücü ilaç kullanılması söz konusu ise ilgili doktora başvurmak gerekir.
Mide kramplarına
neden olabileceği için çok soğuk ve buzlu içecekler tercih edilmemelidir.
Kafein, alkol ve
fazla miktarda şeker içeren içecekler vücuttan daha fazla sıvı kaybına yol
açtığı için tüketilmemelidir.
Dışarıda ve açıkta
satılan yiyeceklerin, tüketiminden kaçınılmalı, çabuk bozulma riski olan
besinler (et, yumurta, süt, balık vb.) açıkta bekletilmemeli, besinlerin
hazırlanması ve pişirilmesi aşamalarında hijyen kurallarına özen gösterilmelidir.
İlk Yorumu Yap