Çay Ocağı Sohbetleri Devam Ediyor

Çay Ocağı Sohbetleri Devam Ediyor

Oturakçı Pazarı’ndaki çay ocağında yapılan sohbet toplantıları her hafta sonu Cumartesi günü saat 14.00’te gerçekleştiriliyor.

Her defasında değişik konuların konuşulup tartışıldığı sohbet toplantılarına şehrimizin düşünce ve fikir insanlarının yanında yazar, çizer ve gazetecileri de katılıyor.

Sohbet ortamının otantik ve halka açık bir yerde yapılması Çay Ocağı Sohbetlerine ayrı bir özellik katıyor. İsteyen herkesin dinleyici veya konuşmacı olarak katılabilmesi ve her fikirlerin seviyeli bir şekilde tartışılması şehrimizin fikir, düşünce, kültür ve sanat hayatına büyük katkı sağlayacağı belirtilen Çay Ocağı Sohbetleri her geçen gün daha fazla ilgi odağı oluyor. Sohbetlerimize zaman zaman il dışından gelen hemşerilerimiz olduğu gibi ilimizin bürokratları da konuk oluyorlar.

Bu fikrin sahibi ve ilk uygulayıcısı olan üyemiz eğitimci Sinan Temel Çay Ocağı Sohbetleri hakkında şunları söyledi: “Gönül ne kahve ister ne kahvehane,Gönül sohbet ister kahve bahane sözünü hepimiz biliriz ve sohbetlerimize, ziyaretlerimize bir vesile kılarız hep. Maksat dostlarla bir araya gelmek, maksat sohbet etmek ve halleşmektir. Dolayısıyla gönül böyle bir şeyi arzuladığında genelde bu sözle ifade edilir.

Çay Ocağı Sohbetleri de böyle bir şey işte.

Yıllardır içimde ukde idi. Diğer şehirlerde ağzı laf yapan, eli kalem tutan insanların bir araya geldikleri nezih mekânları görüp duydukça içim giderdi ve ‘neden bizde de böyle bir şey olmasın’ diye hayıflanırdım.

Eli kalem tutan, ağzı laf yapan, proje üretip, önemli fikirler beyan eden o kadar çok insanımız olduğunu görüyor duyuyordum. Gündemi sorgulayan, isabetli yorum, eleştiri ve değerlendirmeler yapan, şiirden tutun da makale ve romana kadar güzel eserler verebilecek insanlarımız vardı. Sadece edebiyat değil; sanatın birçok alanında potansiyelimiz vardı.

Adıyaman birçok alanda önemli potansiyele sahipti. İmkân ve ortam bulamadıkları için çoğu zaman içerisinde yitip gidiyordu. Tıpkı dün olduğu gibi. Şimdi sadece hatıralarda kalmış birçok değerimiz ihtiyaç duydukları ortamı bulamadıkları için daha öteye gidememiş ve mazinin gittikçe silinen izlerinde kalmışlardır.

Böyle olmamalıydı. Bu bir kayıptı. Adıyaman adına, insanımız, değerlerimiz hatta ülkemiz adına bir kayıptı. Oysa bu konu ile ilgili görüşüp konuştuğum herkes böyle bir şeyin ihtiyaç olduğunu, olması gerektiğini söylüyordu. Ama bir türlü beklenen adım atılmıyordu, atılamıyordu. İşte bu sancıların dışavurumuydu Çay Ocağı Sohbetleri.

Eğer yapılması gereken bir şeyse yapılmalıydı. Hem de daha fazla zaman kaybetmeden başlanılmalıydı. Belki bana düşmezdi, belki haddim değildi. Belki birileri dudak büküp geçecek, belki birileri alaysı tebessümle karşılayacaktı. Belki de birileri bir yerlerde buzağı arayacaktı.

Her türlü tepki ve önyargıyı göze alarak bu işi başlatmaya karar verdim. Bu düşüncemi önce değerli dostum Ahmet Akil Yağınlı’ya açtım. Çok isabetli buldu. Yer olarak da Oturakçı Pazarındaki çay ocağını düşündüm. Vakit geçirmeden sahibi ile görüşerek düşüncemizi aktardık. Sağ olsun memnuniyetle karşılayarak üzerine ne düşüyorsa seve seve yapacağını söyledi. Bunun üzerine daha da cesaretlenip ilk etapta aklıma gelen isimleri arayarak davet ettim. Davet beklediğimden fazla ilgi gördü. Doğrusu bu kadarını beklemiyordum. İşte böyle ortaya çıktı ‘Çay Ocağı Sohbetleri’.

İlk günden bu yana yaklaşık üç yıl geçti. Aradaki kesintileri saymazsak her hafta dolu dolu geçti. Her seferinde yeni isimler katıldı. Tartışmalar, eleştiriler, espriler, fikirler, yorumlar derken bulanan herkesin istifade edebileceği bir ortam oluştu.

Gelelim işin diğer boyutuna. Yani formatına. Aslında bu işi ben başlatmış isem de sohbetin formatı süreç içerisinde ve oraya gelenlerce belirleniyor.

Çay Ocağı Sohbetleri, herhangi bir kurum ve kuruluşun organizasyonu değildir. Herhangi bir siyasinin desteklediği oluşum değildir. Birilerinin veya değişik hesapların ön hazırlığı değildir. Oraya gelmeden, orayı görmeden, oradakileri tanımadan yapılan yakıştırmaların muhatabı değildir. Hâsılı, “Çay Ocağı Sohbetleri” yukarıda söylemeye çalıştığım şeylerden farklı mülahazaların mekânı değildir.

‘Çay Ocağı Sohbetleri’ bir gönül meclisidir. ‘İnsan’ ile alakalı her şeyin düzeyli olarak tartışılıp konuşulduğu bir ortamdır. Gerektiğinde bir fabrika, gerektiğinde bir akademi, gerektiğinde bir okul, gerektiğinde halleşme, gerektiğinde bir diyalog ve iletişimdir. Bazen dost meclisi, bazen ev hali, bazen siyaset meydanı, bazen atışma, tartışma ve uzlaşma yeridir. Çayın ve çay ocağının bahane olduğu seviyeli sohbet mekânıdır. Fikir ve düşüncenin harmanlandığı bir ortamdır. Bazen ilham kaynağı, bazen çıkış noktası, bazen harekete başlangıç, bazen zihinlerde gezinen soru, bazen de sorulara cevaptır.” Dedi.

 

İlk Yorumu Yap

Yorum Yap