Dağtekin; Önemli Açıklamalarda Bulundu
Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Adıyaman İl
Başkanı Mehmet Dağtekin ve beraberindeki heyet, Yaman Medya Grup Yönetim Kurulu
Başkanı ve Adıyaman Faal Gazeteciler Cemiyeti (AGAD) Başkan Vekili İbrahim
İnan'ı ziyaret ederek, gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu.
Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Adıyaman İl
Başkanı Mehmet Dağtekin, Merkez İlçe Başkanı Mustafa Alkayış, AK Parti Tanıtım
ve Medyadan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Murat Bilgiç, Kadın Kolları Başkanı
Av. Saliha Diler ve yönetim kurulu üyeleri Yaman Medya Grup Yönetim Kurulu
Başkanı ve Adıyaman Faal Gazeteciler Cemiyeti (AGAD) Başkan Vekili İbrahim
İnan'ı ziyaret etti.
"Yerel
bazdan çıkıp ulusal baza hükmeden bir haber ajansına dönüştürdünüz"
Ziyarette Perre Haber Ajansı (PHA) muhabirinin
sorularını yanıtlayan AK Parti Adıyaman İl Başkanı Mehmet
Dağtekin,"Öncelikle Perre Haber Ajansı’na ve şahsında tabii İbrahim Bey’e
çok teşekkür ediyoruz. Gerçekten yerel bazdan çıkıp ulusal baza hükmeden bir
haber ajansına dönüştürdünüz. Bu hepinizin emeği ile oldu. Sizleri kutluyorum.
Teşekkür ediyorum. Biz de bugün merkez ilçe başkanımız, kadın kolları
başkanımız ve tanıtım medyadan sorumlu başkanımız ile birlikte sizleri bir
ziyaret edelim dedik."dedi.
"150
yataklı devlet hastanemizi Sayın Cumhurbaşkanı’mıza ilettik"
150 yataklı Devlet Hastanesi'nin ihalesinin mutlaka
yapılması ile ilgili üzerinde durduklarını aktaran Dağtekin,"Aslında her
birimizin, yapabilecekleri var Adıyaman’ımız için ama Adıyaman’ımızda biz
güçlerimizi birbirimize eklemlemediğimiz zaman hep birlikte sıkıntılar yaşarız.
Benim hassaten talebim, isteğim, Adıyaman’da elbette iktidarımız döneminde
hamdolsun yapılamayacakların hepsi yapıldı. Dönüp baktığımızda bir de
yapılabilecekler yine vardır. Bunları da yine sizlerin aracılığınız ile
sizlerin de gündem yapması ile çözmemiz lazım. Mesela bu gidişimizde yine 150
yataklı devlet hastanemizi Sayın Cumhurbaşkanı’mıza ilettik. Bunun ihalesinin
mutlaka yapılması ile ilgili üzerinde durduk. Yine Perre Antik Kenti’nin
etrafındaki evlerin bir çivi çakamaz durumda olduklarını, mutlaka bu bölgenin
istimlak edilmesi ile ilgili bizzat Sayın Cumhurbaşkanı’mıza ilettik. Yine
Adıyaman Çelikhan Yolu’nun, işte, bir kamyon, bir otobüs gidecekse, 100 km.
arttırarak Gölbaşı üzerinden gitmek mecburiyetinde kaldığını, bunu çok
kısaltmamız gerektiğini ilettik. Tabii bunları iletmemizde daha çok yerel
basınımızın, sizlerin çok büyük etkileri oluyor. Siz öncelikle gündem
yapıyorsunuz, üzerinde duruyorsunuz. Biz de bunların çözümü ile ilgili hep
beraber odaklanıyoruz. Bizim derdimiz birlikteliği daha kavileştirmek, daha
güzelleştirmektir. Onun için de basın mensubu arkadaşlarımızı bir ziyaret
edelim dedik. Onlar ile el ele, kol kola Adıyaman’ımızın sorunları noktasında
birlik olalım arzusunda bulunduk." Şeklinde konuştu.
"Basınımız
da bu iş konusunda bize aynadır"
İlçelerdeki koordinasyon toplantılarına da değinen
Dağtekin,"Özellikle Ahmet Bey son gelişinde, biz sayın valimiz ile
birlikte ilçelere giderek, ilçe koordinasyon toplantıları yaptık. Oradaki
müdürlerimiz ile birlikte, o ilçenin bir nevi çetini ortaya koyduk. Böyle
bölümlendirdik. Geçen toplantı ile bu toplantı arası yaklaşık 1 sene önceydi.
Biz bir koordinasyon toplantısı daha yapmıştık ve bütün ilçelerde yaptık. Şimdi
de, şu anda, 4 ilçemizde tamamladık ve bunların tamamını inşallah bitireceğiz.
En son da inşallah merkez ilçemizde bunu tamamlayacağız, bitireceğiz. Yani biz
1 sene önce ne dedik? Bu denilenlerden hangisi yaptık? Hangisi yapılamadı? Peki
hangi formülle nasıl yapabiliriz? Bunun üzerine hep beraber kafa yoruyoruz. Bu
siyaset ve bürokrasinin iş birliği oluyor. Basınımız da bu iş konusunda bize
aynadır. Özellikle de bu yönünüz itibariyle de ben tekrar sizlere teşekkür
ediyorum." Şeklinde ifade etti.
Savaşın
karşısında olduklarını ve bir liderin nasıl yetişebileceğini gördüklerini
belirten Dağtekin, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bir liderin nasıl yetişebileceğini görmüş
olduk. Yani dünya liderleri azdır. Dünyaya mühür vurabilen liderler azdır. İşte
bunlardan biri de Recep Tayyip Erdoğan’dır. Gerçekten ilk günde, evet biz hem
Ukrayna’nın hem Rusya’nın dostuyuz. Biz birlikteyiz ama biz savaşın
karşısındayız. Savaş olmamalıdır. Zulüm yapılmamalıdır diye hem zulme vurgu
yapıp onun karşısında durduğunu ama bir o kadar da iki ulusun da yanında
olduğunu, bunlarla birlikte olduğunu vurgulayan, aynı şekilde her ikisi ile de
konuşabilen, her ikisini de masaya getirebilen. Mesela Antalya’ya dış işleri bakanlarını
getirdiler. Tam biz toplantı esnasındaydık. Sayın Cumhurbaşkanı’mız toplantıyı
toparladı. Putin ile ben görüşeceğim dedi. Orada da dikkat ederseniz yine hem
Putin ile hem Zelensky ile irtibatı çok rahat kurabilen ve diğer dünya
liderleri ile de bunu bir görüş alış verişi ile bir sonuca doğru götürmeyi
kendisine dert edinebilen ve bu konuda çok ciddi mesafe alabilen bir lidere
sahibiz. Onun için de liderimizi biz hep birlikte elbette Türkiye’de bir takım
sorunlarımız olacaktır ve benim kanaatim sorunların bir bölümü amenna belki
yerelde bizim yapamadıklarımız ve Türkiye geneli yapamadıklarımız noktasında
bizim suçu kabul etmemiz lazım, vardır. Fakat kabul edelim ki zaten pandemi
öncesi 2018’de, dünya ekonomisi daralmıştı. O daralmadan sonra da pandemi ile
birlikte bu daralma tam bir krize dönüştü. Dünya krizine dönüştü. Şu anda
üretim ve tüketim dengeleri vardır. Bu dengeler noktasında kanaatime göre
devletlerde üretim azaldı. Şimdi azalıp da tüketim de aynı oranda devam
ettikçe, bu sefer arz talepteki dengesizlik mallarda bir artışa neden oldu.
Bunlar da inşallah bu hastalığın son bulması temennisini, duasını birlikte
tekrarlayalım. İnşallah o zaman göreceğiz ki biz yine çarkların durmasına engel
olan, çarkları döndüren bir ülke olarak, ayakta dimdik duran bir ülke olan
konumumuzu sürdüreceğiz ve hep birlikte tekrar yolumuza devam edeceğiz
inşallah."
"Bizim
geleneğimizde seçim günü yapılıp biten bir şey değil"
Yarın seçim olacakmış gibi her konuda hazır
olduklarını ifade eden Dağtekin, şunları söyledi:
"Biz bir seçim bittiğinde, diğerine
başladığımızda, merkez ilçe başkanımız, kadın kolları başkanımız da buradalar.
Yani sanki yeni seçimi başlattık gibi ben bu haftaki başkanımın toplantısına
katıldım. Bütün hazırlıklarını bitirmiş. İşte mahalle başkanlarının,
yönetimlerini, sandık temsilcilerinin görevlendirmelerini, her türlü çalışmayı
biz teşkilat olarak bir yere getirdik. Bu da yani bizim geleneğimizde seçim
günü yapılıp biten bir şey değil. Seçim bittiğinde gelecek seçime de biz
teşkilat olarak nasıl hazır olmalıyız diye hemen bir çalışmayı yapıp, ardından
da yola koyuluyoruz. Bilmiyorum dikkat ettiyseniz, sahada hiçbir zaman geride
durmadık. Böyle bir anket çalışması yapılıyorsa ki yapılıyordur. Ben
dostlarımdan onu gördüm. Aradık, sorduk. Kesinlikle sahanın hakimi olan yine AK
Parti’dir, yine AK Parti teşkilatlarıdır. O konuda biz seçimin biz zamanında
yapılacağını bildiğimiz halde, liderimiz partimiz sürekli bunu tekrar ediyor
ama biz yarın seçim olacakmış gibi her konuda hazırız, çalışmalarımızı sürdürüyoruz."
"İnternet
medyası kurulması içinde yasal çerçeveler belirlenmeli"
AK Parti heyetinin ziyaretine ilişkin
değerlendirmede bulunan Yaman Medya Grup Yönetim Kurulu Başkanı ve Adıyaman
Faal Gazeteciler Cemiyeti (AGAD) Başkan Vekili İbrahim İnan,"Öncelikle AK
Parti Adıyaman İl Başkanı Mehmet Dağtekin ve heyete ziyaretlerinden ötürü
teşekkür ediyorum. Günümüzde artan internet yayıncılığı ile artık pek çok kişi
gazetecilik şartlarını taşımadan bir web sayfası açıp kişi ve kurumlarla ilgili
telafisi mümkün olmayan olumsuz yayınlar yapabilir hale gelmiştir. Bu durum
günümüzde, bir çok hukuki soruna ve mağduriyete yol açmaktadır. Bu konuda yasal
bir düzenleme yapılarak tıpkı gazete, radyo veya TV kurmak gibi internet
medyası kurulması içinde yasal çerçeveler belirlenmeli, yasalara uygun olarak
bu işi yapan kurumların da basın kurumu sayılarak gerekli hak ve sorumluluklara
sahip olması sağlanmalıdır. Ekonomik sorunlardan basın özgürlüğüne, çalışma
koşullarından internet yasasına, mesleki standartlardan yıpranma hakkından
yararlanmada basın kartı şartının kaldırılmasına kadar bir çok alanda
düzenlemeler yapılası gerekmektedir. Özellikle yerel basının ekonomik sorunları
bu süreçte had safhaya çıkmıştır. Yerel basına yeni gelir kaynaklarının
bulunması elzem bir hale gelmiştir. Osmanlı İmparatorluğu zamanında çıkan tüm
gazeteler sansür memurlarının kontrol ve denetiminden sonra yayınlanıyordu. 24
Temmuz 1908 tarihinde İkinci Meşrutiyet yürürlüğe girdikten sonra bu uygulamaya
son verildi. Bu nedenle de 24 Temmuz tarihi, Basın Bayramı ve Gazeteciler Günü
olarak kutlanıyor. Sansürün kaldırılması, Türk basınının gelişmesi bakımından
en önemli dönüm noktasıdır. Bağımsız ve tarafsız basının varlığı, toplumun
bilinçlenmesinin ve demokrasinin gelişmesinin en önemli koşulları arasında
bulunmaktadır" dedi.
Yapılan açıklamaların ardından Türkiye'de yaşanan
süreç ve AK Parti ve pasın arasındaki çalışmalar değerlendirildi.
İlk Yorumu Yap