Başkan Çalışkan, Neler Oluyor?

Başkan Çalışkan yaptığı basın bildirisinde; “Cumhurbaşkanları ölüyor, ölümünden şüphe duyuluyor. Genel Kurmay Başkanının ölümünden şüphe ediliyor. Generaller, subaylar intihar ediyor, “öldürüldüler” diye farklı yorumlar yapılıyor. 30 yıldır bu memleket şehit veriyor. On binlerce vatandaş öldü, binlerce şehit verildi, halan tedbir yok. Halen eski uygulamalar, toplama bölgeleri. Toplu asker sevkiyatı yapılıyor. Sanki çok güvenilir bir şey yapıyorlarmış gibi bu uygulamalardan vazgeçilmiyor. Bölge insanlarına 30 yıldır köy korucusu adı altında maaş veriliyor. Aynı korucunun ailesinden belki de bir kardeşi dağda PKK’lı olmuş, diğer kardeşi koruyucu diye güvenlik güçlerin içinde, ya da aynı bölgede askerlik yapıyor. Bu nasıl sağlıklı bir uygulamaysa çok merak ediyorum.

Diğer taraftan alışılmış bir slogan; “şehitler ölmez, vatan bölünmez. Elbette hiç birimiz vatanın bölünmesini istemeyiz, şehitlerin mertebesinin de yüksek olduğuna inanıyoruz. Ama şehit cenazesinin üzerinde üç-beş slogan atmakla terörün bitirilemeyeceğine de inanmamız lazım artık. 

Yine alışılmış bir uygulama; şehit haberi geldiği an terör zirvesi toplanır, bir-iki gün dağlara mermi yağdırılır. Sanki terör orada bekliyormuş gibi sonrada “operasyon biti” diyerek çekilir ve normal hayat başlar. Birkaç gün sonra başka yerde yine şehit haberi, yine acı, yine doğu insanına kin ve nefret yağdırılır. Bu işte hiç ama hiç alakası olmayan insan da sadece doğuludur diye nasibini alır. Neler oluyor bu bayrağa, bu devlete, bildiğimiz ve inandığımız sevecen Türk milletine.

Ankara’ya bakıyoruz, hükümet üyeleri ve muhalefet mensupları şehit cenazelerine katılmaktan diğer çalışmalarına zaman bulamazken, boş buldukları zamanı da birbirlerine sataşmaktan başka bir politikaları yok. Sürekli birbirilerini karalama, birbirilerini kötüleme. Sonuç olarak hiçbir şey yok. Sözde kendilerine göre puan toplamak. Hâlbuki kendileri puan kaybediyor farkında değiller.

Bu memleketi yönetenler ve yönetime talip olanlar sizlerden rica ediyoruz; bir araya gelin, bu memleket için bir şeyler yapın, sürtüşmelerden vazgeçin, hiçbir şey çözümsüz değildir, bir çözüm bulun artık. Anneler ağlamasın, çünkü bu memleket, bu insanlar bu kadar acıyı hak etmiyor, beraber yaşamak ve sağlıklı bir huzur istiyoruz. Güzelim vatanımıza sahip çıkalım. Memleketi karıştıranlara fırsat vermeyelim.

Burada tekrar Bingöl’de meydana gelen saldırıyı nefretle kınıyor, şehitlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyor, bir daha böyle acıların yaşanmaması için yüce Allah’tan temenni ediyorum” dedi.