Adıyaman Cezaevi Yıkıldı
Elazığ Depremi'nde hasar gören ve 12 Eylül 1980 askeri
darbesinde işkence iddiasıyla gündeme gelen 51 yıllık Adıyaman E Tipi Kapalı
Cezaevi yıkıldı.
Elazığ'da 24 Ocak 2020 tarihinde Sivrice ilçesinde
yaşanan 6.8 büyüklüğündeki depremde kısmen hasar gören Adıyaman E Tipi Kapalı
Cezaevi'nin yıkıldı.
1970 yılında faaliyete giren ve zamanında bölgenin en
büyük cezaevlerinden biri olan Adıyaman E Tipi Ceza ve İnfaz Kurumu özellikle
12 Eylül askeri darbe döneminde işkence iddialarıyla gündemdeydi. 600 kişilik
olmasına rağmen zaman zaman bu kapasitenin iki katı kadar tutuklu ve hükümlü
kaldığı biliniyordu.
Edinilen bilgilere göre, 12 Eylül askeri darbe
döneminde bin 300 kişiye yakın tutuklu ve hükümlü burada kalıyordu. 20 kişilik
kapasiteye sahip koğuşlarda 40 kişi yaşamaya çalışıyordu.
Cezaevinde tutuklu veya hükümlü olarak kalan ve
işkence gördüğünü iddia eden 12 Eylül askeri darbe mağdurları da yaşadıklarını
anlattılar. O günleri hatırlamak dahi istemediklerini söyleyen mağdurlar,
“haklarını helal etmediklerini” ifade ettiler.
12 Eylül mağdurları anlatıyor: "İşkencecilere
hakkımızı helal etmiyoruz"
12 Eylül askeri darbe döneminde cezaevine girdiğini
söyleyen mağdurlardan M.D. Adıyaman Cezaevi'nde yaşadıklarını şöyle anlattı:
"İnanın o günleri hatırlamak dahi istemiyorum.
Hatta o sokaktan dahi geçmek istemiyorum. 12 Eylül'de bizi gözaltına aldılar. 3
aya yakın Pirin Palas'ta (Yetiştirme yurdu olarak inşa edilen ve 12 Eylül askeri
darbesinde gözaltı merkezi olarak kullanılan yer, Perre Antik Kent yakınında)
işkence gördük. Gözaltı süremiz bittikten sonra bizi tutuklayıp Adıyaman E Tipi
Kapalı Cezaevi'ne sevk ettiler. Tam kurtulduk derken öyle bir manzara ile
karşılaştık ki, 'Pirin Palas'tan farkı yoktu. 6 kişiydik, daha girişte bizi bir
odaya aldılar. Önce 'Hoşgeldin' faslı başladı. Bizi çırılçıplak soydular ve
başladılar işkence etmeye, cezaevi müdüründen gardiyanına hepsi vardı.
İşkencenin yanı sıra küfürler hakaretler de cabası. Yüzümüzdeki ve
vücudumuzdaki işkence izleri iyileşsin diye bizi 1 aya yakın 'müşahede' denilen
hücrelerde tuttular. Bir kişilik küçücük hücrede 2 kişi kalıyorduk. Yaralarımız
biraz iyileşince koğuşlara aldılar ve ondan sonra ziyaretçilerimizle görüşmemize
izin verdiler. 2 yıla yakın tutuklu kaldıktan sonra önce tahliye oldum sonra
beraat ettim. O işkencecilere hakkımı helal etmiyorum. Eğer öldülerse ateşleri
bol olsun, sağ iseler Allah onlara da bunu yaşatsın diyorum, başka da bir şey
demiyorum."
"O muameleyi bize reva görenleri Allah'a havale
ediyorum"
Dönemin mağdurlarından A.Y. ise, gördüğü işkenceleri
hayatı boyunca unutamayacağını ve cezaevine giren herkesin suçlu olmadığını
belirterek şöyle konuştu:
"Ben de 12 Eylül askeri darbe döneminde Adıyaman
E Tipi Kapalı Cezaevi'nde kaldım. O zaman 'Kara Bela' lakaplı bir üsteğmen
vardı. Asker ve gardiyanlarla birlikte koğuşlara girer, 'siyasi suçlular bir
tarafa adi suçlular bir tarafa' derdi. Ve başlardı insanlara işkence etmeye.
İşkenceden adeta zevk alırdı. Bu fasıl haftada birkaç sefer tekrar ederdi. Öyle
ki, cinsel istismardan veya hırsızlıktan tutuklu ve hükümlü olanlar bu
manzarayı gördüklerinde 'iyi ki suçumuz siyasi değildir' diyorlardı. 5 yıla
yakın tutuklu kaldım ve beraat ettim. Senin anlayacağın cezaevi içinde cezaevi
yaşadık. O muameleyi bize reva görenleri Allah'a havale ediyorum.”
Ne olmuştu?
Elazığ Sivrice merkezli 6.8 büyüklüğündeki depremden
etkilenen Adıyaman E Tipi Cezaevi boşaltılmış, tutuklu, hükümlü ve personel
başka şehirlere nakledilmişti.
4 bin mahkum kapasiteli iki yeni cezaevi yapılıyor
Adıyaman Cumhuriyet Başsavcısı Bozan Çevik, cezaevinin
boşaltılmasından sonra yeni yapılacak cezaevi ile ilgili şu açıklamayı
yapmıştı:
"Yapılacak yeni ceza infaz kurumu Adıyaman ili
Merkez ilçesi Hacıhalil köyü 29 no'lu parselde kayıtlı olup 229 bin 800 metrekare
yüzölçümlü taşınmaza 1 adet 'L' tipi ve
adet 1 adet açık ceza infaz kurumu ile 100 adet lojman yapılması kararı
verilmiş, 25 Şubat 2020 tarihinde ‘kamu yararı kararı’ alınmıştır.Yapılacak
ceza infaz kurumu kompleksi içerisinde bulunan DSİ'ye ait sulama kanalları ile
DSİ Bölge Müdürlüğü'nden uygun görüş alınmış yerelde yapılabilecek tüm
çalışmalar tamamlanmıştır. Bu aşamada bakanlık bünyesinde oluşturulan ekip
tarafından etüt proje çalışmaları da devam etmekte olup, yaklaşık 4 bin mahkum
ve bin 500 personelin bulunacağı kompleksin en kısa sürede ihale edileceği
tarafımıza bildirilmiştir."
İşkenceyle iki gözünü kör, kulağını sağır ettiler
Adıyaman'da, 12 Eylül 1980 darbesinde isim
benzerliğinden gördüğü işkence ile kulak zarları patlatılıp gözleri kör olan
yaşındaki Abdurrahman Yücel, uzanacak yardım eli bekliyor.
Bahçeli Evler Mahallesi İzollu Caddesi'nde oturan ve 3
oğlu 1 kızı olan 58 yaşındaki Abdurrahman Yücel, 80 darbesinde isim
benzerliğinden dolayı alındığı Pirin Palas'ta gördüğü işkenceler neticesinde
gözleri kör oldu, kulak zarları delindi.
Devleti yanında görmek istediğini belirten Yücel,
ödediği bedelin yıllar sonra da olsa karşılığını almak istiyor. O dönemki
yaşadığı olayı anlatan Yücel, şunları dile getirdi:
"Çok işkence yaptılar"
Kendisine çok işkence yapıldığını aktaran Yücel,
şunları kaydetti:
"Bana vurdu patlattı, ayaklarımın altını da
patlattılar vurarak, üstümü çıkarttı, sırtımı tel örgüye sürüyor, belimi
yırttı, parçaladı. Ayaklarımda patlamıştı, ondan sonra tuzların üstünde
gezdirdiler, koğuşa attılar, birkaç gün sonra çavuş tekrar geldi, beni
bağladılar, bunda tırnaklarımı çektiler, ben bağırıyorum Allah'ınız yok mu?
Onlar Allah'ı göster diyor. 60'ıncı gün, bir başçavuş geldi yataklarını topla
yürü git dedi. Bende yatağımı topladım, sürükleye sürüklene gittim, insanlara
ibret olsun."
İlk Yorumu Yap