KAŞİP Başkanı Mustafa Turan,Geçim Ücreti İstiyoruz

KAŞİP Başkanı Mustafa Turan,Geçim Ücreti İstiyoruz


Taşeron işçilerin sorunlarına değinen Kamu Şirket Personelleri Derneği (KAŞİP) Adıyaman Şube Başkanı Mustafa Turan, ?Asgari ücret adil ve demokratik bir toplu pazarlık süreciyle belirlenmesi gerektiği halde, bu sene de artık bir ortaoyununa dönen asgari ücret tespit komisyonu yoluyla belirlenecektir? dedi.

 

 

Asgari ücretin bin 900 TL olması gerektiğini savunan Kamu Şirket Personelleri Derneği (KAŞİP) Adıyaman Şube Başkanı Mustafa Turan, ?AK Parti hükümetlerinin önceki yıllardaki artış oranları göz önüne alındığında 1100-1150 lira arası olması beklenen 2016 yılı asgari ücreti, beklenenden 150 lira fazla olacaktır? şeklinde konuştu.

 

 

?Kişi başına milli gelirin birinin bile düşmemesi çarpıcıdır?

 

 

2014 yılı Kasım ayından beri asgari ücret tartışmasının Türkiye gündeminden hiç düşmediğini hatırlatan Kamu Şirket Personelleri Derneği (KAŞİP) Adıyaman Şube Başkanı Mustafa Turan, ?Sevindirici olan şudur ki 7 Haziran seçimlerinde iktidar partisi dışındaki tüm partiler bu konudaki mücadelemizi dikkate alarak asgari ücreti parti programlarına dahil etmişlerdi. O dönem asgari ücrete dair vaatleri sermaye temsilcilerine şikayet eden AK Parti ise 7 Haziran seçimlerinde tek başına iktidarı kaybettikten sonra konuyu gündemine aldı. Biz bu durumu işçi sınıfı mücadelesinin bir kazanımı olarak görüyor ve bu mücadeleyi veren tüm işçileri, sendikalarımızı, yol arkadaşlarımızı ve dostlarımızı kutluyoruz. Öte yandan kamuoyunda dile getirilen 1300 liralık asgari ücret, işçilerin insanca yaşayabileceği, yoksulluğu yenebileceği düzeyden uzaktır. Hesaplamalara göre bugün için açlık sınırı 1393 TL, yoksulluk sınırı 4403 TL?dir. Yani 1300 liralık asgari ücret hala açlık sınırının bile altında kalmaktadır ve her zaman söylediğimiz gibi açlık sınırının altındaki asgari ücret cinayettir. Bir hanede 3 kişi çalışması durumunda dahi yoksulluk sınırı aşılamamaktadır. Geniş tanımlı işsizlik oranının %17?ye yaklaştığı koşullarda bir hanede 3 kişinin çalışmasının ne kadar düşük bir ihtimal olduğu açıktır. Türkiye için 2015 yılı kişi başına düşen milli gelir tahmini aylık 2129 liradır. Dört kişilik asgari ücretlinin evine, kişi başına milli gelirin birinin bile düşmemesi çarpıcıdır. Ülkeyi yönetenlerin çok övündüğü milli gelir artışından da, büyümeden de işçilerin pay almadığı açıktır. Nitekim milli gelir 1978?den bu yana yüzde 400, kişi başına milli gelir yüzde 239 artarken brüt asgari ücret reel olarak sadece yüzde 17 artmıştır. O tarihten beri asgari ücret kişi başına milli gelir oranında artsaydı asgari ücret 2015 yılı için ortalamada brüt 2142 TL olacaktı.  Öte yandan sermaye temsilcilerinin son dönemlerde yaptıkları açıklamalar sanki başka bir ülkede yaşıyorlarmış izlenimini vermektedir. Sermaye temsilcilerini dinleyen ve bu ülkeyi bilmeyen birisi çalışma saatlerinin en uzun olduğu, sendikalaşmanın en düşük olduğu, her yıl yaklaşık 2000 işçinin öldüğü ve ucuz emek politikalarının geçerli olduğu bir ülkede yaşadığımıza ihtimal vermez! Sermayenin bu ağlamaları, hükümetin de onların yükünü paylaşmaktan bahseden açıklamaları ibret vericidir.Asgari ücret açısından Türkiye?nin Avrupa?nın üstünde olduğu tespiti tamamen hayal ürünüdür? diye konuştu.

 

 

?Ücret, paylaşılması gereken bir yük değildir?

 

 

Kamu Şirket Personelleri Derneği (KAŞİP) Adıyaman Şube Başkanı Mustafa Turan, sözlerine şöyle devam etti. ?İşçilerin emeği, alınteri üzerinden elde edilen kar oranları açısından evet, Türkiye Avrupa?nın birinci ligindedir ancak asgari ücret açısından yeri üçüncü ligdir. Avrupa?da asgari ücret bakımından üç ayrı lig vardır. Türkiye işçilerin emeği ve alın teri üzerinden elde edilen kar oranlarında zirveye oynamaktadır. Yani Türkiye?de ücretler asgari, karlar azamidir! Bu manzara ortada iken sermaye temsilcileri asgari ücretten ?yük? olarak bahsetmekte, yükün paylaşılmasını istemektedir. Öncelikle şu hususun altını çizmemiz gerekir: Ücret, paylaşılması gereken bir yük değildir. İşçinin ürettiği değerin çok küçük bir bölümü olan ücret, işverenin sorumluluğundadır. Devlet zaten işverenin işçiye karşı yükümlülüklerini fazlasıyla paylaşmaktadır. İşverenler asgari ücret maliyetini 16 milyar TL olarak açıklamışlardır ancak 2008?den beri süren SGK prim indirimi ile işverenin devletten aldığı miktar 42 milyar TL?dir. Önümüzdeki sene alacakları da dahil edildiğinde işverenler, bahsettikleri maliyetin neredeyse 3 katına yaklaşan destek almış olacaktır. Asgari ücret adil ve demokratik bir toplu pazarlık süreciyle belirlenmesi gerektiği halde, bu sene de artık bir ortaoyununa dönen asgari ücret tespit komisyonu yoluyla belirlenecektir. AK Parti hükümetlerinin önceki yıllardaki artış oranları göz önüne alındığında 1100-1150 lira arası olması beklenen 2016 yılı asgari ücreti, beklenenden 150 lira fazla olacaktır. 150 lira için bu kadar gürültü neden kopartılmaktadır?? 

İlk Yorumu Yap

Yorum Yap