Adıyaman?da İdam Kararı Protestosu

Adıyaman?da İdam Kararı Protestosu

Mısır?ın eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi?nin 2011 yılında İslamcı militanların cezaevinden firarında rol oynadığı iddiasıyla yargılandığı davada idam edilmesi kararı Adıyaman?da protesto edildi.

Öğle saatlerinde Demokrasi Parkı önünde STK ve siyasi parti üyelerinde katıldığı 300 kişi ellerinde pankartlar ile Mısır?ın eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi?nin 2011 yılında İslamcı militanların bir cezaevinden firarında rol oynadığı iddiasıyla yargılandığı davada idam cezasına kararına tepki gösterdiler.
 
Toplanan kalabalık adına açıklamada bulunan İnsani Haklar ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği Adıyaman Şube Başkanı Hidayet Aktoprak, 4 bin yıllık kadim bir medeniyete sahip olan Mısır?ın, günümüze kadar kendileri değişen ancak ünvanları değişmeyen yüzlerce firavun yönetimi görmüş ve Mısır halkları bu yönetimler tarafından zulmün her türlüsüne maruz kaldığını söyledi.
 
Aktoprak, şunları kaydetti:
 
?Bu zulmün son halkası olan ve 40 yıl ülkeyi zulümle yöneten Hüsnü Mübarek rejiminin demokratik ve meşru halk devrimi ile devrilmesinin ardından Mısır tarihinin ilk sivil Cumhurbaşkanı olan Muhammed Mursi, Ortadoğu?da ve İslam dünyasında sürekli karışıklık ve kaos ortamı isteyen Batı Dünyası ve onun bu bölgedeki işbirlikçilerinin desteği ile 03.07.2013 tarihinde gerçekleşen askeri darbeyle yönetimden düşürülmüştür. Mısırda yapılan bu darbe hukuka ve insan haklarına aykırıdır. Bu yapılan, hukukun üstünlüğü ve insan haklarını ayaklar altına alan darbelerden biridir. Yetkisiz bir şekilde gasp edilen iktidar, meşru ve halk tarafından seçilmiş olan hükümete yani halka iade edilmesi gerekirken, darbe hükümetinin hukuksuz yargısı tarafından tamamen siyasi mülahazalarla önce 528 İhvan-ı Müslimin Hareketi taraftarı idama mahkum etmiş ve akabinde 2013 yılından beri mısır zindanlarında tecrit edilen Muhammed Mursi de 106 arkadaşı ile birlikte idama mahkum edilmiştir. Muhammed Mursi ve arkadaşlarının idama mahkum edilmeleri, kendilerini demokrasinin beşiği olarak dünyaya lanse eden Batı Dünyasının demokratlığı için en önemli sınavlardan biridir, ancak biz biliyoruz ki batı dünyası için dünya barışının hiçbir önemi yoktur, sadece çıkar ilişkileri vardır, yaklaşık iki yıldır Mısır?ı darbe yasaları ile yöneten sisi yönetimine hiçbir yaptırım uygulanmamış, dünyanın gözleri önünde yapılan bu darbeye darbe dahi denilememiş ve hatta sanki Mısır?da meşru bir yönetim varmış gibi Sisi yönetimini muhatap alarak çıkar ilişkilerini devam ettirmişlerdir. Şunu da belirtmek isteriz ki; Mısır?da gerçekleşen darbenin ve ardından verilen idam kararlarının en önemli taraflarından biri de işgalci İsrail?dir. Darbe ve ardından gelen idamların İsrail?in bölgedeki çıkarlarının ve güvenliğinin korunması olmadığını düşünmek eğer cehalet söz konusu değilse, kötü niyettir?
 
ABD ve Avrupa ülkeleri yönetimlerinin Mısır?da gerçekleşen darbe ve ardından gelen idam kararları karşısında iki yüzlü tavır sergilediğini aktaran Aktoprak,  ancak Ortadoğu ve Arap dünyasındaki ülkelerin yöneticilerinin de Batı dünyasından hiç de geri kalmadığına dikkat çekti.
 
İslami yöneticilerin Mısır?da yapılan bu askeri darbeyi ve verilen idam kararlarını ancak seyrettiğinin altını çizen Aktoprak, konuşmasını şöyle tamamladı:
 
?Ortadoğu ve Arap Coğrafyasının en büyük ülkelerinden biri olan Suud yönetimi, kendi güdümünde olan diğer körfez ülkeleri ile birlikte Muhammed Mursi?nin darbeyle görevinden alınmasını alkışlamış ve darbeci general Sisiye en büyük maddi desteği vermişlerdir. Darbeye destek vermeyen Tükiye gibi bölge ülkelerinde ise ancak iç siyasete malzeme yapılacak kadar gündem olmuş ve onun ötesinde hiçbir ciddi adım atılmamıştır. Bizler şunu biliyoruz ki, ABD, İsrail, Avrupa ülkeleri ve onun bölgedeki işbirlikçileri İslam dünyasında hiçbir zaman barışın ve adil bir yönetimin gelmesini istememektedir, Mısır?ı, 40 yıl zulümle yöneten Mübarek yönetiminin halkın iradesi karşısında yıkılışı, bölgedeki işbirlikçi yönetimler başta olmak üzere tüm zalim ve baskıcı krallık ve diktatörlükleri telaşlandırmış ve bu telaş sonucunda yine ezilen bölgenin mazlum halkı olmuştur. Ancak bizler şunu da biliyoruz ki, Baskı ve zulüm ile bölge halklarını Müslüman olan veya olmayan ayrımı yapmadan yıllarca ezen yönetimler, verdikleri bu idam kararlarıyla bölge halklarının yeniden yeşermeye başlayan özgürlük, adalet ve barış mücadelesi ateşini söndürmeye çalışsalar da ?Onlar o zulmedenler nasıl bir inkılapla devrileceklerini yakında görecekler? ilahi mesajı gereğince bu hedeflerine asla ulaşamayacaklardır. Buna rağmen halkın iradesini hiçe sayıp zulümlerine devam ederek, bu idamları gerçekleştirseler bile şunu iyi bilmelidir ki, bölgede akan her bir şehit kanı mazlum halkın tevhit, adalet ve özgürlük mücadelesinin yeniden filizlenmesine ve ? Sakın Allah?ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma Allah onları gözlerin dehşetle bakakalacağı gün erteliyor? kadim müjdesi gereğince de zalimlerin sonunun nasıl olacağının ortaya çıkmasından başka bir işe yaramayacaktır. Son söz olarak da, bu darbeyi, uluslararası ve yerel işbirlikçilerini hiçbir istisnası olmaksızın mücrim ilan eder, dünyanın tüm adil ve hukukun üstünlüğüne inanan insanlarını Mısır halkının seçilmiş tek meşru lideri olan Mursi?nin arkasında durmaya davet ediyoruz. Zalimler İçin Yaşasın Cehennem!!!?
 
Yapılan açıklamanın ardından toplanan grup bir süre idam kararı hakkında slogan attı. Grup daha sonra yapılan duanın ardından olaysız şekilde dağıldı.

İlk Yorumu Yap

Yorum Yap