Fedaresyon Başkanı Sertel Hakkında Şok İddaa...!

Atilla Sertel, önce İzmir Gazeteciler Cemiyeti, ardından da Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı oldu. Arka arkaya iki seçimi birden kazanması kamuoyunda Atilla Sertel’in iyi bir siyasetçi olduğu algısını oluşturdu.

Ama kamuoyu yanıldı.

Nasıl mı?

Atilla Sertel’in İzmir’deki rakibi Erol Akıncılar, o kadar çok yıpranmıştı ki, karşısına kim çıkarsa çıksın kaybedecekti. Hatta öyle ki; Atilla Sertel ile Erol Akıncılar’ın altındaki isimleri çenç etseniz bile sonuç çok farklı olmayacaktı.

Federasyon seçiminde de benzer bir durum söz konusuydu. Yılların başkanı Nazmi Bilgin de, Erol Akıncılar gibi miadını doldurmuştu. Seçimi kazanmak elbette ki kolay olmadı, yalnız Atilla Sertel’in aldığı oyların büyük çoğunluğu rakibine tepki oylarıydı.

Madem Atilla Sertel bu kadar güçlüydü, geçtiğimiz genel seçimlerde neden CHP kendisine milletvekilliği yolunu açmadı?

Sadece İzmir değil, Türkiye’deki gazetecileri temsil eden bir adama partisi 26 tane milletvekili arasından bir yer açmadı. İşte asıl bu Atilla’nın gerçek gücünü yani olmayan gücünü gösteriyor.

Kim takar ki seni?

Kimse de bana Atilla milletvekilliği sıralamasındaki yerini beğenmemiş safsatasını bahane göstermesin, yemem.

Gelelim bugüne.

Atilla Sertel asıl şimdi köşeye sıkıştı.

Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanlığı'nda karşısına rakip çıkacak Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı geçen hafta kongreyi ezici bir çoğunlukla tekrar kazandı. Bu Atilla Sertel için hiç de beklenen bir sonuç değildi. Nuri Kolaylı’nın seçimi kazanması Atilla Sertel’i bayağı bir üzdü. Atilla’nın Federasyon seçimi hiç de basit geçmeyecek.

Atilla’nın Federasyon seçimine tekrar aday olabilmesi için, önümüzdeki ay yapılacak İzmir Gazeteciler Cemiyeti seçimini kazanması gerekiyor. Sertel’in İzmir’deki tek rakibi Aylin Süphandağlı oldu. Aylin Hanım, benim başkan olarak ismini altı ay önce öne attığım bir isim. Atilla Sertel, bu seçimi çantada keklik olarak görüyorsa, yanılıyor.

Çünkü; Atilla gazetecileri temsil edemiyor. Onun için şimdiden seçime marjinal yaklaşıp, hassasiyetini bildiği İzmirli üyelere, sürü politikası güderek propaganda yapıyor.

Yazımı, Atilla Sertel’e birkaç soruyla tamamlamak istiyorum. Cevap hakkını kullanırsa yine bu köşeden noktasına virgülüne dokunmadan yayınlayacağım:


1- İzmir Gazeteciler Cemiyeti’ne başkan olmak için tekrar aday olacaksınız. Bundan önce belediye başkanlığı, milletvekilliği gibi birçok koltuğa talip oldunuz, kimse yüzünüze bakmadı.

Geçen seçimde, siyaset yapmayacağına dair söz vermene rağmen milletvekilliği için aday adaylığını açıkladın.

Gerçi bu konu başlı başına bir yazıyı gerektirir... Uzun sözün kısası, 2012 seçimlerinde Cemiyeti basamak olarak kullanıp tekrar belediye başkanlığı için bir arayışa girmeyeceğine dair söz verebilir misin?

2- İzmir Gazeteciler Cemiyeti’ne gelen müfettişlerden çok rahatsız oldun. Cemiyetin tarihinde ilk defa denetlendiğini söyleyip bu durumu siyasileştirmeye, açıkça söylemek gerekirse, AKP-CHP kavgasına getirmeye çalıştın. Soruyorum, bu müfettişler sadeci sizi mi denetledi? Sizden önce Bursa Gazeteciler Cemiyeti’ni denetlemedi mi? Sizden sonra başka diğer cemiyetleri denetlemedi mi? O zaman neden denetlenmeden rahatsız oldunuz?