Şeyh Sait Adıyaman?da Anıldı

Şeyh Sait Adıyaman?da Anıldı


Adıyaman?da bir grup, idam edilen Şeyh Sait için basın açıklaması yaptı.

 

Kürdistan İslami Hareketi Demokrasi Parkı?nda toplanan öncülüğünde toplanan 20 kişilik grup, Şeyh Sait?i andı.

 

Grup açıklama yapan Mustafa Atıcı, Şeyh Sait ve dava arkadaşlarını idam edilişlerinin 90. Yılında andıklarını söyledi.

 

Kürdistan Azadî Cemiyeti?nin öncülüğünde 1925 yılının Şubat ayında Şeyh Said Efendi ve dava arkadaşları tarafından ayaklanma başlatıldığını belirten Atıcı, ?Bu kıyam, aynı yılın Haziran ayında Kürdistan?ın aziz şehidleri Şeyh Said Efendi ve dava arkadaşlarının idamıyla son bulmuştur. İnsani, İslami ve Kürdistani taleplerle Kürdistan?ın Kuzeyinde halkın yoğun katılımıyla gerçekleşen Şeyh Said Kıyamı, Kürdistan?da inkâra, dayatmaya, işgale karşı en büyük itirazlardan biridir. Bu itiraz nedeniyledir ki sonraki Kürdistani hareketlere ilham kaynağı olmuş, Kürdistani taleplerin nelerden ibaret olduğunu da net bir şekilde ortaya koymuştur? dedi.

 

Şeyh Sait ve arkadaşlarının dönemin istiklal mahkemelerinde yargılanarak 29 Haziran 1925?te Diyarbakır?da idam edilerek şehit edildiğini ifade eden Atıcı, Şeyh Sait ve arkadaşlarının davasını unutturmak için mezarlarının kimse tarafından bilinmeyen bir yere yapıldığını dile getirdi.

 

Şeyh Sait ve arkadaşlarına yapılan aynı muamelenin Bediüzzaman Said Nursi?ye de yapıldığını vurgulayan Atıcı, şöyle konuştu: Aynı muamele Dersim?in yiğit evladı ve Kürdistani bir şahsiyet, önder ve şehid olan Seyyid Rıza ve İslam aleminin iftiharı olan Kürdistanlı büyük âlim Bediüzzaman Said Kürdi hakkında da icra edilmiştir. Bugün Kürdistan?ın Güneyi özgürlüğü yakalamış ve Batısı özgürlüğe yürürken, Kuzey?de ve Doğu?da da umutlar artmaktadır. Kürdistan?ın özgürlüğü ve halkımızın adalet ve özgürlük talebiyle İslami ve insani talepler arasında bir öncelik veya sonralık sorunu olmadığı gibi, Kürdistani taleplerin İslam?a ve Ümmetin maslahatına aykırı bir yönünün olmadığı da aşikârdır. Kemalistler, Baasçılar ve onlar tarafından zihinleri çelinmiş olanlarca ileri sürülen ve Kürdistan?ın özgürleşmesinin İslam ve Arap alemi?nin birliğine zarar vereceği söylemi mesnetten yoksundur. Kürdistan halkının meşru temsilcisi olan siyasi aktörler ve bir bütün olarak Kürdistan halkı; Kürdistan halkının ekseriyetinin Müslüman olması itibariyle İslami ve aynı zamanda insani sorumluluklarının bilincindedirler. Ancak Kürdistan?ın komşusu ve halkları Müslüman olan ülkelerin yönetimleri kendi sorumluluklarının bilincinde olmadıkları gibi, Kürdistan halkına karşı olan görevlerini yerine getirmede sınıfta kalmışlardır?

 

Grup, açıklamanın ardından sesiz bir şekilde dağıldı.

İlk Yorumu Yap

Yorum Yap