Saadet Partisi Adıyaman İl Başkanlığından Kınama

Değerli basın üyeleri saldırı haberinin duyurulduğu sabah 04.30 sularından sonra Saadet Partisi İl Başkanlığı olarak konuyu ciddiyetle takip ettik. Saadet Partisi Adıyaman İl Başkanlığı saldırıdan sonra izlenecek yol haritasını belirlemek üzere saldırıdan hemen sonra sabah saat 6.00’da İl Binasında  “Yardım Gemilerine Yapılan Saldırı” gündemi ile olağanüstü toplanmıştır. Toplantıdan sonra hem İHH Genel Merkezi ile hem de İHH Adıyaman İl temsilciliği ile görüşülmüş ve ayrıntılı rapor istenmiştir. İHH Adıyaman İl Temsilciliğinden gerekli bilgi akışı sağlanmıştır. Saldırıya uğrayan yardım gemisinde Adıyaman’lı kardeşlerimizin de bulunduğu ve İHH aracılığıyla ailelerine bilgi akışı sağlandığı tarafımıza bildirilmiştir. Saadet Partisi İl Başkanlığı olarak İsrail’in saldırısını protesto eden tüm siyasal parti, dernek, sendika ve sivil toplum örgütlerine koşulsuz destek olma kararı verdik. Bunun gereği olarak da dün havuzbaşında yapılan protestoya en geniş şekilde katıldık.                       

         Değerli basın üyeleri Saadet Partisi Genel Merkezi de Türkiye’nin hislerine tercüman olmak için 5 Haziran Cumartesi günü İstanbul Çağlayan Meydanında büyük bir miting yapmak üzere karar almıştır. Bu miting İsrail’in saldırganlığına karşı dünyada yapılmış en büyük miting olarak organize edilmektedir. Tüm dünyanın dikkatlerini çekecek ölçüde bir hazırlığa gidilmektedir. Saadet Partisi Adıyaman İl Başkanlığı olarak da bu mitinge katılmak için çalışmaya başladık.

         Değerli Basın üyeleri İsrail uluslar arası kara sularda saldırı yapmıştır. Sivil insanları öldürmüştür. Bu konuda vatandaşımızın hakkını koruması gereken Hükümet’tir. Şu anda Hükümetimiz kesin ve net olarak vatandaşlarımızın akıbetini bilmemektedir. Saldırının üzerinden 24 saatten fazla zaman geçmesine rağmen  can kaybının sayısı hakkında çelişkili açıklamalar gelmektedir. Ölü sayısının tam olarak kaç kişi olduğu ve bunların tek tek isimleri kamuoyuna açıklamamıştır. Yaralıların tek tek isimleri ve yaralıların durumu netlik kazanmamıştır. Gemidekiler göz altında mı dır? Tutuklu mu dur? Mahkemeye mi sevk edilmiştir? Bu konuda Hükümet maalesef yeterli değildir. İsrail’den detaylı bir açıklama alınabilmiş de değildir. Başbakan Vekili Bülent Arınç’ın “kimse bizden İsrail’e saldırmamızı beklemesin” sözünü de çok talihsiz bir açıklama olarak görüyoruz. Sizden, İsrail’e saldırmanızı isteyen mi oldu? Kimse sizden böyle bir şey beklemiyor ama herkes sizden şu soruların cevabını bekliyor:

1-Türk Vatandaşlarının kaç tanesi hayatını kaybetmiştir ve isimleri nedir?

2-Tam olarak kaç vatandaşımız yaralıdır , yaralıların durumu nedir ve hangi hastanededirler?

3-Gemideki diğer sivillerin durumu nedir? Gözaltına mı alındılar, tutuklandılar mı? Mahkemeye sevk edildiler? Bu insanlar nerde, sayıları kaçtır ve ne durumdadırlar?

      Değerli Basın üyeleri sanki bu kardeşlerimiz kimsesizmiş gibi bir görüntü bizleri derin bir üzüntüye sevk etmektedir. Bu insanların cebinde Türkiye Devletinin Vatandaşlık kimliği bulunmaktadır. Hükümet bu kardeşlerimizin nefeslerini bile takip etmek zorundadır. Gemideki her vatandaşımızın evine ateş düşmüştür. En büyük endişe de haber alamamaktır. Hükümet hiçbir yapamıyorsa en azından vatandaşlarımızın akıbetlerini hemen araştırıp başta yakınları olmak üzere tüm kamuoyuna açıklamalıydı. Bu gün birlik ve beraberlik zamanıdır. Gazze’ye yardım götürenler hepimizin doğal kardeşidir. Bu konuda yapılacak olan tüm eylemlere destek olalım, yardımcı olalım. Birlik ve beraberliğimizi koruyarak bu zor günlerin bir an önce huzur ve barışa dönüşmesi için elimizden gelen tüm katkıyı sunalım.

       Sözlerimin sonunda Gazze yolunda, eşini dul bırakarak, çocuğunu yetim bırakarak, annesini göz yaşları içerisinde bırakarak ve kendilerini cansız bırakarak şehit olan kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Yaralanan kardeşlerimize acil şifalar diliyoruz. Onlar görevlerini yaptılar, insani sorumluluklarını yerine getirdiler. Hepsine saygı ve hürmetlerimizi sunuyoruz.