Adıyaman Barosun'dan Şiddet Açıklaması
Adıyaman Barosu Kadın Hakları Merkezi tarafından Adıyaman Barosu Başkanı Av. Bilal Doğan ile bazı avukatların katılımıyla, kadınlara yönelik şiddete karşı dayanışma açıklaması yapıldı.
25 Kasım Kadınlara Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü nedeniyle Adıyaman Adalet Sarayı önünde bir araya gelerek bir basın açıklaması yapan Adıyaman Barosu Kadın Hakları Merkezi üyesi avukatlar adına Av. Beyza Bozkurt tarafından bir basın bildirisi okundu.
25 Kasım sadece şiddete karşı mücadelenin değil, kadın olarak tüm alanlarda verilen mücadelenin ve direnişin günüdür diyen Av. Bozkurt'a Adıyaman Barosu Kadın Hakları Merkezi üyesi avukatlar ile Baro Başkanı Av. Bilal Doğan ve bazı avukatlar destek verdi.
"25 Kasım, kadınların yaşam haklarının ve özgürlüklerinin tam bir güvence altında olmadığı, hukuki, siyasi, ekonomik ve sosyal alanda eşitliğin olmadığının hatırlandığı gündür."
Av. Beyza Bozkurt tarafından yapılan basın açıklaması şu şekilde. "25 Kasım, aslında tıpkı diğer günler gibi kadınların, yalnızca kadın olmaları sebebiyle uğradıkları haksızlıklar gerçeğiyle yüzleşme günüdür. Dünyanın birçok ülkesinde ve Türkiye'de kadına yönelik şiddet azalmak şöyle dursun her geçen gün artmaktadır. Kadınların bedeni, kimliği ve emeği üzerindeki baskılar yoğunlaşmaktadır.
Dünya Ekonomik Forumu’nun 2023 tarihli Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporuna göre, Türkiye cinsiyet eşitliği sıralamasında, bir önceki yıla oranla gerileme yaşayarak 146 ülkenin bulunduğu listede 129. sırada yer almaktadır. Bu uçurum içerisinde kadınlar afetlerle, savaşlarla, salgın hastalıklarla, erkek egemen zihniyetin birer birer haklarını tırpanlamaya çalışmasıyla, özgür eşit ve adil bir yaşam uğruna mücadele etmektedir.
2023 yılında sanatın, teknolojinin, tıbbın gelişmelerini konuşuyor olmamız gerekirken halen devam eden savaşlar, işgaller ve ambargolar nedeniyle yaşanan vahşete tanıklık ediyoruz. Savaştan kaçmaya çalışan binlerce kadın ve çocuk insan onuru ile bağdaşmayacak yaşam koşullarında hayatta kalma mücadelesi veriyorlar. Devletlerin ve iktidarların siyasi hırsları ve mülkiyet iddiaları yine kadınlar ve çocukların yaşam hakkının önüne geçiyor.
İlk Yorumu Yap