Doğan´dan Cumhurbaşkanlığı Bütçesine Eleştiri

Doğan´dan Cumhurbaşkanlığı Bütçesine Eleştiri

Başkan Doğan, yaptığı basın açıklamasında, özellikle özeleştirmeler ile ilgili açıklamaların kabul edilemeyeceğini söyledi.

 

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO)’nın özelleştirilmesi Adıyaman’daki tek bölge müdürlüğünün kapanması anlamına geldiğini aktaran Doğan, bu konuya daha önce dikkat çektiklerini hatırlattı.

 

Ekonominin kötü olduğu için bütçede kısıtlamalarda gidildiğini belerten Doğan, “Bunun yükünü de her zaman olduğu gibi Memur ve İşçiye yüklenmiştir. Ama diğer taraftan da Cumhurbaşkanlığı bütçesi planlanırken önceki döneme göre % 100 bir artış ile 397 milyon liraya yükseltildi. Bir taraftan Memura işçiye enflasyon farkını vermeyeceksin ekonomi kötüye gidiyor diye diğer taraftan Cumhurbaşkanlığı bütçesini yüzde yüz artıracaksınız. Bu hangi vicdan ve adalete sığıyor. Bunu sormak lazım. Cumhurbaşkanlığı temsili bir makamdır. Ülkemizi temsil eder ama bizim Cumhurbaşkanı siyasi parti lideri gibi hareket eder, her tarafa geziler ve programlar düzenleyerek milletin parasını har vurup harman savuruyor” dedi.

 

“Cumhurbaşkanı siyasete bu kadar hevesli ise bırakmasaydı. Genel Başkanlığı gidip Cumhurbaşkanlığı koltuğunu oturmasaydı. Cumhurbaşkanı Başbakanlık döneminde kendisini eleştiren yargı mensuplarına,anayasa mahkemesi başkanı olsun Türkiye barolar birliği başkanı olsun cübbeni çıkarda gel siyasete diyordu” diyen Doğan, kendisini eleştiren gazetecilere kalemini bırak siyaset gel diyen bir insanın şimdi kendisinin Cumhurbaşkanılığı makamında siyaset yaptığını ileri sürdü.

 

Cumhurbaşkanlığı bütçesine yönelik eleştirilerini südüren Doğan, şunları kaydetti:

 

“Bizde kendisine diyoruz ki Sayın Cumhurbaşkanı siyasete bu kadar hevesliyseniz siyasete makamı bırakın da siyaset arenasına buyurun, milletin parasını bu kadar harcamaya hakkınız yok. Fakir ve yetimin hakkını bu kadar harcamaya hakkınız yok, kendinize devletin paraları ile saraylar yaptırıyorsunuz. Tıp ki Osmanlı devletinin son dönemi gibi  devlet borç batağındayken, insanlar ciddi anlamda perişanlıklar çekerken, Osmanlı devleti lüks saraylar yaptırdı ve ülkenin batışı hızlandı. Bugünde ülkenin durumu çok kötü, bir taraftan maliye bakanı enflasyon zam farkını veremeyeceğini söylüyor, öbür taraftan Cumhurbaşkanı saraylar yaptırıyor. Bunu halkımızın  görmesi lazım, bu devletin malı deniz değil, bu devletin malı 76 milyon insanın hakkı var. Hazinede, bütçede herkesin alın teri var, herkesin emeği var. Bunları sadece özel zevklerinize harcayamazsınız. Biz buradan uyarıyoruz. Memura enflasyon farkı verilmeyecek dedi, bunun tekrardan verilmesi lazım. Zaten memurlarımız kıt kanaat geçiniyor. Yıllık verdiğiniz zam %3 geçmiyor. Enflasyon farkını keserseniz çok ciddi haksızlık etmiş olursunuz, biran önce bu yanlıştan dönülmesini ve bu lüks yaşantıdan vazgeçilmesini temenni ediyorum ” dedi.

İlk Yorumu Yap

Yorum Yap