Gölbaşı Eğitim Sen Temsilciliğinden Miting Çağrısı

Yazıcı, yaptığı açıklamada,
2015 yılı bütçe kanun tasarısı TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu?nda kabul edilerek Genel
Kurul?a sevk edildiğini anımsattı.
Bugüne dek, tasarının
antidemokratik hazırlanış biçiminden, içeriğine kadar itirazları, taleplerimize
tamamen hükümetin kulağını tıkadığını ileri süren Yazıcı, diğer bütçelerde
olduğu gibi 2015 yılı bütçesiyle de kaynakların nasıl toplanacağına, nasıl
bölüştürüleceğine ve kimin payına ne kadar düştüğüne tek başına karar verdiğini
savundu.
AKP hükümetinin 2015 yılı
bütçesi ile de halktan topladığı ağır vergilerle kendi otoriter, baskıcı ve
sömürücü düzenini inşa ettiğini öne süren Yazıcı, işçilerin, emekçilerin
kazanımlarına, halkın birikimlerine ve de yaşam alanlarına göz diktiği açık ve
net bir şekilde görüldüğünü belirtti.
?Bizlere işçilerin artık
her gün toplu iş katliamlarında can verdikleri, kamu emekçilerinin
köleleştirildiği, kadınların aşağılandığı, gençlerin geleceksizleştirildikleri
bir ülke dayatılmak istenmektedir? diyen Yazıcı, şunları kaydetti:
?Haklarımıza göz diken
torba yasalar, piyasalaşmayı kutsayan dönüşüm politikaları, çalışma yaşamımızı
cehenneme çeviren uygulamalar her geçen gün hızlanmaktadır. AKP hükümetinin
kapalı kapılar ardında hazırladığı bütçe de bu saldırıların bir devamıdır. Bu
kapsamda ?Emekten Yana Halk İçin Bir Bütçe!? talebimizi en geniş emekçi
kesimlerle, toplumun tüm ezilen kesimleriyle ortaklaştırarak 13 Aralık?ta
Ankara?da merkezi bir miting gerçekleştireceğiz.
Tüm işçileri, kamu
emekçilerini, insanca yaşam hakkı hızla elinden alınan tüm yurttaşlarımızı adil
bir gelecek için mücadelemize güç vermeye çağırıyoruz?
Taleplerini de açıklayan
Yazıcı, şöyle devam etti;
?Bütçe, gelir dağılımını
daha da bozucu değil, gelir dağılımındaki adaletsizliği giderici bir işleve
sahip olmalıdır. Bütçenin hazırlanmasında demokratik süreçler işlemeli,
sendikalar, demokratik kitle örgütleri bütçe hazırlık süreçlerinde yer
almalıdır. Halkın bütçe öncelikleri konusunda kararlara katılımını sağlayacak
mekanizmalar geliştirilmelidir. Bütçenin hazırlanmasına toplumsal cinsiyet
eşitsizliği ile mücadele esas alınmalı, kadınların ekonomik kaynaklara, kamusal
hizmetlere, eğitime, sağlığa ve sosyal koruma haklarına adil ve eşit bir
şekilde erişimi sağlanmalıdır. Silahlanma, şiddet ve savaş politikalarına
dayanan bütçe anlayışından vazgeçilmelidir. Kamu harcamaları işsizliği,
yoksulluğu, gelir dağılımı adaletsizliklerini giderici olmalıdır, bütçe bu
yönde şekillendirilmelidir. Kamu hizmetlerinin eşit, ücretsiz, nitelikli ve
herkese ulaşılabilir olması sağlanmalıdır. Kamu emekçilerinin AKP-Memur Sen
Satış Sözleşmesinden kaynaklanan maaşlarındaki kayıplar derhal telafi
edilmelidir. Emeklilikteki sefalet ücretine son verilmeli, ek ödemeler
emekliliğe yansıtılmalıdır. Asgari ücret, işçinin ailesi ile birlikte tüm
zorunlu ihtiyaçlarını karşılayacak biçimde, insan onuruna yakışan bir düzeyde
ve demokratik yöntemlerle tespit edilmelidir. Emekçiler ve küçük esnaf
üzerindeki vergi yükü azaltılmalı, sermaye üzerindeki vergi yükü
artırılmalıdır. Gelir dağılımında adaletsizliği pekiştiren dolaylı vergiler
tamamen kaldırılmalı, ortaya çıkacak kaynak ihtiyacı sermaye ve servetten
alınacak vergilerle karşılanmalıdır. Kamu emekçilerinin başta ücretleri olmak
üzere bütün hakları özgür toplu pazarlık süreciyle belirlenmeli; siyasi
iktidar, KESK ile derhal yeniden toplu sözleşme masasına oturmalıdır. Eğitime
ve sağlığa ayrılan pay toplumsal ihtiyaçlar çerçevesinde yeniden belirlenerek
artırılmalıdır. Kamuda istihdam eksikliği; kadrolu, iş güvenceli çalışma
üzerinden ihtiyaç çerçevesinde derhal giderilmelidir. Kamuda reform adı altında
gündeme getirilen emek karşıtı yasalar geri çekilmeli, sosyal devleti ve
demokratikleşmeyi güçlendiren, emekçilerin haklarını geliştirici yeni bir
reform için, sendikaların ve demokratik kitle örgütlerinin katılımıyla
çalışmalar başlatılmalıdır. Vergide adalet sağlanmalı, işçilerin, kamu
emekçilerinin vergi dilimi artışından etkilenmemesi için gerekli düzenleme
yapılmalıdır.
Kendilerine saray, han,
hamam, milyonlarca emekçiye günlük 1 lira zammı reva görenlere; ekmeklerimizi
küçültürken saraylarını büyütenlere; yağmacılara, talancılara, halka hizmet
etmeyi değil sermayeye uşak olmayı tercih edenlere karşı, paranın, yolsuzluk ve
adaletsizliğin saltanatına karşı çıkan tüm halkımızı 13 Aralık?ta Ankara?da
yapacağımız mitinge davet ediyoruz?
İlk Yorumu Yap