24 Haziran Seçimlerinin Önemi

2018 Yılına girdiğimizden beri siyasal ve ekonomik zemin 2019 yılında yapılacak seçimlere endekslenmişti. Muhalefet ise Mart 2019'da yapılacak yerel seçimleri adeta iktidar için meşruiyet sınavı gibi bir algı mühendisliği yapıyordu. Ak Partinin minimum düzeyde bir oy kaybı bile muhalefetin ayaklanmasının önünü açacaktı. Bu beklenti iş dünyasını da derinden etkilemişti. Kararsızlık pozisyonunda bekleyiş başlamıştı.

Oysa çekilmek istendiğimiz; alevler içinde bir Ortadoğu, bir kez daha sergilenen İsrail’in Kudüs’teki katliamları ve en son Yunanistan’ın Ege üzerinden tehditleri ile uluslararası kritik bir süreçten geçmekte olan ülkemizin bu alacakaranlık iklimde seçime kadar aylarca bekleyerek bir maceraya sürüklenmesinin risklerini tahmin edersiniz. Bu bakımdan 24 Haziran seçimleri hayati önemdedir.

Hatırlarsak Türkiye’de 2002'den bu yana birçok alanda "yeni" süreçler ve buna dayalı sessiz devrimler hayata geçirildi. Bu gün geldiğimiz noktada milletimizin büyük çoğunluğunun ortak iradesi ile ‘Yeniden Büyük Türkiye’ hedefi ortaya konmuş olup Millet olarak bu hedefe doğru hızla yol alıyoruz.

Türkiye son 15 yılda AK Parti İktidarı ile birlikte her alanda çağ atlamış ve Dünyada söz sahibi bir ülke olmuştur. Yeni Türkiye'nin Mimarı Milletin adamı Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde Başkanlık Sistemine geçiş yaparak hep beraber Yeni Türkiye'yi İnşa Etme hedefine ulaşmanın yolu ise açıkça 24 Haziran seçimleridir. Muhalefet ise ne pahasına olursa olsun Milli menfaatleri elinin tersi ile iterek sırf AK Partinin seçim mağlubiyeti alması için gerginlik politikası izleyerek AK Parti karşıtlarını konsolide etmek istiyor.

Kahir ekseriyeti yerli ve milli kodlara dayalı, tarihiyle bütünleşmiş bir zihin dünyasına yakın duran seçmenimizin, Cumhur İttifakı imkânını kullanarak devlet-millet kaynaşması için gerekli psikolojik zeminin tesisine katkı sağlayacağına, böylece de hâlâ devletin damarlarında dolaşan 15 Temmuz kalkışmasının kripto aktörlerini tamamıyla tasfiye edeceğine inanıyorum.

Çok önemli bir husus da; 24 Haziranda bu güçlü Türkiye mücadelesinde Sayın Cumhurbaşkanımızı seçmekle yetinmeyip önümüzdeki süreçte gücünde zafiyet göstermemek adına AK Partinin Meclisteki gücünü mutlaka korumamız, artırmamız gerektiğine olan inancımdır.

Bu yüzden 24 Haziran, küresel emperyalist sisteme karşı “Cumhur İttifakının” direnci ile vesayetin bir daha geri gelmemek üzere tamamıyla yok olması için yakalanmış olan fırsatın adıdır.

Ziya POLAT

Adıyaman AK parti Milletvekili Aday Adayı