Başnakan;Anayasa Değişikliği ile Türkiye Kazanacak
Bingöl ve Elazığ'da referanduma destek isteyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Adıyaman'da Emniyet Müdürlüğü yanında bulunan Mustafa Yücel Özbilgin Parkı önündeki alanda halka konuştu. Adıyamanlı vatandaşlar kavurucu sıcaklığa rağmen düzenlenen mitinge büyük ilgi gösterdi. Binlerce kişinin alana akın ettiği mitingde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a sevgi gösterilerinde bulunuldu.
Anayasa Değişlik Paketi referandumu için Adıyaman mitinginde Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Tarım ve Köy İşleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, Eski İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu, Gaziantep Milletvekili Fatma Şahin, Adıyaman Milletvekilleri Ahmet Aydın, Hüsrev Kutlu, Mehmet Erdoğan, Şevket Gürsoy, Van Milletvekili Gülşen Orhan, Elazığ Milletvekili Necati Çetinkaya, Adana Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat, Adıyaman Belediye Başkanı Necip Büyükaslan, ilçe ve
belde belediye başkanlarının yanı sıra çok sayıda parti yöneticisi mitingde hazır bulundu.
'Sevdamız Millet, Kararımız Evet' sloganıyla meydanlara inen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yaptığı konuşmada şunları kaydetti:
"Bu anlamlı buluşmada, sıcak havada, gönüllerimizi kaynaştıran havada selamlarımı sevgilerimi yolluyorum. Siz bizi hiçbir zaman bu yolda yalnız koymadınız. Adıyaman 22 Temmuz seçimlerinde yüzde 65.3 gibi çok yüksek bir oranda 'AK Parti' dedi. 2007 halk oylamasında yüzde 85.2 gibi yüksek bir oranla Anayasa değişikliğine 'Evet' dedi. Şunu tüm samimiyetimle söylüyorum. Adıyaman'ın emanetini bu güne kadar yere düşürmedik, düşürmeyeceğiz. Adıyaman'a mahcup olmadık, yine olmayacağız. İnanıyorum ki 12 Eylülde
Adıyaman bizi mahcup etmeyecek. Rekor bir oranda bu büyük değişime 'Evet' diyecek. 7,5 yıldır bu ülkenin emeğini, ekmeğini büyütmenin, huzurunu çoğaltmanın, kardeşliğini pekiştirmenin mücadelesini veriyoruz. Önümüze nasıl engeller çıkarıldığını, bize nasıl tuzaklar kurulduğunun, nasıl hileler yapıldığının sizler şahidisiniz. Çetelerle, hukuku zorlayarak üzerimize geldiler. Öfke ve tahriklerle üzerimize geldiler. Bu milletin emanetidir düşürmeyiz dedik; hepsine göğsümüzü siper ettik. Bu böyle gidemez ve
Türkiye geleceği yakalayamaz; dedik. Bu anayasa ile 21. yüzyıl da olmaz; dedik. İşte Anayasa değişikliğinin özü ve özeti budur. Türkiye'ye yakışan aziz milletimize yakışan, ekonomiye güç katacak, çocuklarımızın istikbalini değiştirecek paket hazırladık ve sizin takdirinize sunduk. Biz TBMM'de görevimizi yaptık. Biz sizin emanetinize sahip çıktık. Şimdi Artık söz sizde, karar sizde, yetki sizde, mühür sizde. Bu büyük değişik hareketine siz omuz vereceksiniz. Türkiye'nin rotasını bir kez daha siz
çizeceksiniz. Güçlü, itibarili bir Türkiye'ye, demokrasisi, ekonomisi evrensel normlara ulaşmış Türkiye'ye sizler 'Evet' diyeceksiniz.
Bizim dilimiz Türkiye'nin dilidir, bizim dilimiz Anadolu'nun, Trakya'nın dilidir. Bizim dilimiz, muhabbetimiz, Adıyaman'ın o nazik ince üslubuyla harmanlanmıştır. Bulunduğumuz her ortamda, konuştuğumuz her zeminde, Yunus'un, Mevlana'nın diliyle yani gönül diliyle konuştuk. Şimdi bakın sevgili Adıyamanlılar; MHP son derece hırcın, son derece öfkeli, son derece nezaketsiz bir AK Parti'ye ve gönül verenlere hakaretler yağdırıyor. Fakat ben şuna inanıyorum MHP'nin üst kadrosu, MHP'ye oy fermiş
kardeşlerimizin ferasetini yansıtamıyor. Biz bunlara alıştık bunların meşrebi budur dedik. Bunlar proje üretmez, Türkiye'nin hayrına üretmez. Bunlar üretse üretse çamur ve iftira üretir. Çünkü MHP meclise girdiğinden itibaren CHP'nin kuyruğuna takılmış. Şimdi roller değişti CHP MHP'nin kuyruğuna takılmış gidiyor. Önceki gün CHP'nin genel başkanı Malatya'da konuştu. Buradan oraya gidiyor. Hakaret ediyor, çirkin benzetmelerde bulunuyor, sövüyor. MHP ile aynı çirkin hakaretleri, yıkıcı kavram ve kelimeleri
kullanıyor. Biz AK Parti olarak kurulduğumuz günden beri siyasete seviye kazandırmanın mücadelesini veriyoruz. Ama maalesef bu beyefendiler, siyasetin seviyesini aşağılara çekmek için ellerinden geleni yapıyor. Taşıma suyla değirmen işte bu kadar döner sevgili Adıyamanlılar. Medyanın üfürmesiyle şişen yelken açık denizde alabora olup gider. Candaş, yandaş medyanın gazına gelenler havaya karışıp giderler. Manşetle gelenler, manşetle giderler. Kendi arkadaşlarına dostlarına, liderlerine ihanet edenler,
ihanetlerin mağduru olurlar. Ayakları dolaşmaya başladı. Kendi söylediklerini daha yatsı olmadan yalanlıyorlar. Yalancının mumu Yatsıya kadar yanar. Ben burada muhalefet partilerine tasavvuf diliyle 'Edep Yahu' diyorum. Kendilere oy vermiş kişilerden edep etmiyorlar, çocuklardan ve kadınlardan dolayı edep diyorum.
Biz yapmaya, gönüller kazanmaya geldik. 7.5 yılda Türkiye'nin her köşesini 81 vilayetini şantiyeye çevirdik. Geldiğimizde 6 bin kilometre bölünmüş yol vardı Türkiye'de. Biz 7.5 yılda 12 bin kilometre bölünmüş yol yaptık. Havaalanı yolu inşallah bir şey olmazsa yıl sonuna kadar bitireceğiz. Bu süreçte 430 bin konut inşaatı başlattık. 330 binini sahiplerine teslim ettik. Sağlıklı konutlar inşa ettik, dar, orta gelirli ev sahibi yapıyoruz. 149 bin yeni derslik ürettik. Okullarımızı bilgisayarlarımızla
donattık. 78 yeni üniversiteyi faaliyete geçirdik. Türkiye'de üniversitesi olmayan şehir bırakmadık. 2006 yılında Adıyaman Üniversitesine sahip oldu. Türkiye dünya ekonomileri arasında 26. sıradaydı, 17. dünyanın en büyük ekonomisi oldu. Dünyayı kasıp kavuran küresel krize rağmen, büyük ülkeler küçülürken, Türkiye ekonomisini 2010 yılının Ocak, Şubat, Mart ayında yüzde 7 büyüttük. Türkiye'nin itibarını büyüttük. Gazzede, Filistin de, Kudüs'de Türkiye var. Dünyada gündem belirleyen bir ülke var. Mazlumların,
mağdurların, hakkın ve hukukun savunucusu büyük Türkiye var. DSP, MHP, ANAP bunlar gittiler IMF'ye borçlandılar. 30 Milyar dolar borç aldılar. Yaklaşık 2,5 yıldır İMF ile ilişkilerimizi kestik. Onlar borçlandılar biz borç ödedik. 23 Milyar dolardan borcu 7 milyar dolara düşürdük. Merkez Bankası'nın kasasında 26,5 Milyar dolar para vardı. Şimdi 75 Milyar Dolar para var kasada. Çıkmış bunlar konuşuyor. Ne konuşuyorsunuz kardeşim? Kasaya bak kasaya.
Biz iş üretiyoruz. Biz aşk ve sevda ile milletimiz için üretiyoruz. Onlar ise laf üretiyor. Sevdamız Millet, kararımız Evet. Hamdolsun, bu iş bitti. Bingöl'de de, Elazığ'da da, Adıyaman'da da bitti. İşi olacak, güzel olacak sevgili Adıyamanlılar. Demokrasi kalkınmanın temel şartı, özgürlük ilerlemenin temel şartı, hukuk ekonomik büyümenin temel şartıdır. On yıllarca bu ülkeden demokrasiyi esirgediler. On yıllarca özgürlüğü, temel hakları çok gördüler. İşte bu yasakçı zihniyet, demokrasiye yaptığı
müdahalelerle ülkeyi geriye götürdü. Şimdi CHP çıkmış diyor ki başörtü sorununu çözeriz. Dürüst ol, doğru ol. Üniversitelere başörtü ile giden kızlarımız için yasakların kaldırılması için mecliste 411 oy çıktığında bunu Anayasa'ya kim götürdü? Onun altında seninde, arkadaşlarının da imzası vardı. Dürüst olacaksın, doğru hareket edeceksiniz. Şimdi acaba iktidar olabilmek için ne yapalım diyorlar. Doğru olmayan her türlü sözü söylediler. İki anahtar gösterdiler. Şimdi ne diyor. Bütün yoksul vatandaşa
asgari ücret vereceğim diyor. Doğru ol ya. Buradan medyaya da sesleniyorum. Onlarda dürüst davranmıyor. Bir kısım medya patronlarını, genel yayın yönetmenlerine sesleniyorum. Niçin bunları yazmıyorsunuz? 411'i kim Anayasa Mahkemesi'ne götürdü? Niçin bunları yazmıyorsunuz?
Yeter sözde, kararda milletin diyoruz. 12 Eylülün anti demokratik anayasasında en kapsamlı en köklü değişikliği yapıyoruz. Türkiye'yi zincirlerinden, prangalarından kurtarıyoruz. Bu bir AK Parti projesi değildir. Hiçbir hizmetimizi partizanlık anlayışıyla yapmadık. 73 milyon vatandaşımızı kamplara, kategorilere ayırmadık. Etnik ve bölgesel, dinsel milliyetçilik yapmadık. Her şey Türkiye için dedik. 780 bin kilometrekarenin hiçbir karışını ayrı gayrı görmedik. Onun için diyoruz ki, her bir kardeşimin her
bir vatandaşımın bu anayasa değişikliğine sahip çıkmasını rica ediyorum. Bu değişiklik hepimizin geleceğini, çocuklarımızı, soframızdaki ekmeği, bu değişiklik, Türkiye'nin itibarini, demokrasisini ilgilendiriyor. Ülkenin hayrına hiçbir konuda bir araya gelmeyenler, bugünlerde 'Hayır' oyunda bir araya geldiler. Şu fotoğrafa bakar mısınız? Kim 'Hayır' diyor, CHP, MHP, BDP 'Hayır' diyor. Onlara ha bire gaz veren medya 'Hayır' diyor. YARSAV 'Hayır' diyor. Bir kısım bürokratlar, seçkinler 'Hayır' diyor. Bitmedi
çeteler, mafyalar bu değişikliğe 'Hayır' diyor. Statükocular 'Hayır' diyor. Benim milletime bidon kafalı diyenler 'Hayır' diyor. Benim milletime göbeğini kaşıyor diyenler 'Hayır' diyor. Peki kim 'Evet' diyor. Demokrasi isteyenler 'Evet' diyor. Özgürlüklerin hakların geliştirilmesini isteyenler 'Evet' diyor. Türkiye'nin gelişmesini, modern bir ülke, gelişmiş ülke olmasını arzulayanlar 'Evet' diyor. Millet iradesinin artık Türkiye'ye egemen olmasını isteyenler 'Evet' diyor. Statükodan, vesayetten yılan
aziz milletim 'Evet' diyor. Bir tarafta 'Hayır'cılar var, bir tarafta da Millet var. Bir tarafta darbe Anayasası, diğer tarafta millet Anayasası var. Darbe anayasası 'Hayır', millet anayasasına 'Evet' diyoruz. CHP'ye, MHP'ye, BDP'ye oy vermiş kardeşlerimden koca bir 'Evet' bekliyorum. Mecliste 'Hayır' diyemeyenler millete çıkmış 'Hayır' deyin diyorlar. Mecliste kaçanlar, şimdi milleti oy sandığından kaçırmaya çalışıyorlar. Millet bunu pirim vermez. Millet 12 Eylülde bunları affetmez. 30 yıldır 12 Eylül
edebiyatı yapıyorlar, nasıl mağdur olduklarını anlatıyorlar. Hesaplaşalım diyoruz yanaşmıyorlar. Sebebi ise bunu AK Parti'nin yapmasıdır. AK Parti başarmasın istiyorlar. Adıyaman'dan sesleniyorum. Adıyaman kazansın, ülke kazansın, millet kazansın, Türkiye kazansın, biz kaybetmeye razıyız. 12 Eylülde hesaplaşmak için, tekrar 12 Eylüllerin yaşanmaması için sizden 'Evet' istiyoruz. Çetelerle, mafya ile mücadelemizi sürdürmek için 'Evet' bekliyorum. Gelen hep birlikte bembeyaz bir sayfa açalım. Bu güneşin
altında bu kadar beklediniz, bu nedir biliyor musunuz, bu bir aşktır, bu bir sevdadır sevda. Sizin bu sevdanız karşısında Ferhat dağları deler. İnşallah bizde dağları deliyoruz. Yollarımızı böyle yapıyoruz. Biz milletimize gönülden bağlıyız".
İlk Yorumu Yap